İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında başlatılan soruşturma çerçevesinde 106 kişi için gözaltı kararı çıkarılmıştır. Bu süreçte gözaltına alınan kişiler arasında bulunan İmamoğlu, ‘yolsuzluk’ suçlamasıyla tutuklanmış ve Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı tarafından görevinden uzaklaştırılmıştır. Bu gelişme, özellikle Türkiye’deki siyasi ve yargı bağımsızlığı açısından geniş yankı bulmuştur.
İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Özgür Özel, kamuoyuna önemli açıklamalarda bulunmuştur. Özel, yerel halkı sokaklara çıkma çağrısı yapmış ancak bu yöndeki çabaları sonuçsuz kalmıştır. Bunun üzerine, Türk yargısını Amerika Birleşik Devletleri’ne (ABD) ait CNN International kanalına şikayet etme yolunu seçmiştir.
Özel, yaptığı açıklamada, Türkiye’deki adalet sistemine dair duyduğu güvensizliği dile getirerek, “Türkiye’de adalet sistemine kimse güvenmiyor. Ne yazık ki bağımsız bir yargı yok.” ifadelerini kullanmıştır. Bu açıklama, Türk yargısının bağımsızlığına dair kamuoyundaki kaygıların tekrardan gündeme gelmesine neden olmuştur. Ayrıca, Özel, İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla ilgili görüşlerini paylaşmak üzere İngiliz yayın kuruluşu BBC ile de bir röportaj gerçekleştirmiştir.
Röportajında İngiltere’nin Türkiye’deki gelişmelere karşı gösterdiği sessizliğe dikkati çeken Özel, hissettiklerini “terk edilmiş” olarak ifade etmiştir. İngiliz Başbakanı Keir Starmer’a hitaben, “Bütün Avrupa tepki gösteriyorken, İngiliz İşçi Partisi’nin, Starmer’in bu konuda herhangi bir şey söylememesini gerçekten anlamıyoruz.” demiştir. Bu gibi ifadeler, uluslararası toplumun Türkiye’deki siyasi duruma olan tepkisini sorgulayan bir mesaj niteliği taşımaktadır.
Özgür Özel’in açıklamalarında, Türkiye’deki demokrasi anlayışı ve uluslararası siyasi ilişkiler arasındaki gerginlik de dile getirilmiştir. Özel, “İstanbul’un Büyükşehir Belediye Başkanı’nı alıp hapse koyuyorlar ve İngiltere buna ses çıkarmıyor. O zaman bu nasıl dostluk, nasıl kardeş partilik? Bu nasıl demokrasiyi birlikte savunmak?” şeklinde bir eleştiri getirerek, ülkeler arasındaki siyasi ilişkilerin sorgulanması gerektiğini öne sürmüştür. Ek olarak, “Gerçekten çok kırgınız.” diyerek, İngiliz İşçi Partisi’ne duyduğu hayal kırıklığını vurgulamıştır.
Sonuç olarak, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ve bu süreçte yaşananlar, Türkiye’deki siyasi ortamın yanı sıra uluslararası ilişkileri de etkileyecek boyutta bir mesele haline gelmiştir. Türkiye’de adalet sisteminin bağımsızlığına yönelik ciddi endişeler, hem yerel hem de uluslararası kamuoyunda tartışılmaya devam ederken, Özgür Özel’in açıklamaları “Türkiye’deki mevcut duruma” ilişkin yaşanan uluslararası sessizliğe dair eleştirilerin artmasına neden olmuştur. Bu durum, özellikle CHP ve uluslararası muhalefet cephesi tarafından, uluslararası platformda daha fazla gündeme getirilmesi gereken bir konu olarak öne çıkmaktadır.
