İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Kasım ayı olağan meclis toplantısı, 2024 yılının Kasım ayında gerçekleştirildi. Bu toplantıda önemli gündem maddelerinin yanı sıra, siyasi tartışmalar da yaşandı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, özellikle Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in “terör örgütü üyesi olduğu” iddiasıyla tutuklanmasının ardından yerine atanan kayyum hakkında sert eleştirilerde bulundu.
İmamoğlu, meclis toplantısında yaptığı konuşmada, 65 yaşındaki bir adamın evine sabahın erken saatlerinde baskın yapılarak tutuklanmasını eleştirerek, “Sabah 5’te evini basıyorsun, eşinin yanından alıp hapse atıyorsun, bu bir planlama. Neden meclis seçimi yapılsın ki, niye kayyum atıyorsun?” diyerek tepkisini dile getirdi. Bu sırada, bir AKP’li meclis üyesinin “Çünkü terör” şeklindeki yanıtı üzerine İmamoğlu’nun sert sözleri dikkat çekti.
Konuşmasında, meclis toplantısındaki gerginliğe dikkat çeken İmamoğlu, “Sen kimsin de bir insana terörist diyorsun? Hakim misin sen? Bu millete ‘terörist’ diyerek seçim kazanabileceğinizi sanıyorsunuz, ama buna inanmalısınız ki kazanamazsınız. Bu politikayı değiştirmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı. İmamoğlu, ayrıca gizli tanıklıkla ilgili soğuk kanlı yetkilileri eleştirerek, “Bırak hakim konuşsun, sen konuşma. Eğer sana bir şey olursa, ben seni savunurum, ama sen kendi kendini düşüyorsun. Bu siyasi esaret anlayışıdır” dedi.
Ayrıca, İmamoğlu’nun sözleri giderek daha da sertleşti. “Millete ‘terörist’ demeyeceksiniz. Ağzınıza o lafı kapatırlar. Hakim konuşsun, sen değil. İnsanları bölerek seçim kazanmaya çalışmayı bitireceğiz kardeşim. Oradan bağırma!” ifadesi, mecliste büyük bir gerginliğe yol açtı. Öte yandan, İmamoğlu, karşısındaki üyenin bağırması üzerine “Bana ne bağırıyorsun, hadsiz!” diyerek sözlerini sürdürdü. “Yanımda ağzını açamazsın. Ben konuşurken bağıramazsın, hadsiz” dedi ve meclisteki tansiyonu daha da yükseltti.
Bu konuşma, İBB Başkanı İmamoğlu’nun siyasi duruşunu ve sert eleştirilerini ortaya koyan bir örnek olarak kayıtlara geçti. Mecliste yaşanan bu gergin diyalog, yerel siyasetteki gerilimleri ve kutuplaşmayı gözler önüne serdi. İmamoğlu’nun kullandığı ifadeler, sadece güncel bir olayı değil, aynı zamanda Türkiye’deki siyasi atmosferin de ne denli gergin olduğunu gösterdi. Bu durum, İstanbul’un yerel yönetiminde ne denli siyasi bir çatışma yaşandığını da açıkça ortaya koymaktadır.
Sonuç olarak, İBB’nin Kasım ayı meclis toplantısı, sadece belediyenin işleyişini değil, aynı zamanda Türkiye’deki bütün siyasi iklimi etkileyen önemli bir gelişme olarak öne çıkmıştır. İmamoğlu’nun çıkışı, hem kendi siyasi duruşunu pekiştirmiş hem de muhalefet ile iktidar arasındaki ilişkilerin ne kadar gergin olduğunu bir kez daha göstermiştir.