Cumhurbaşkanı adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Sazlıdere Barajı etrafında gerçekleştirilen inşaata karşı sert bir tepki gösterdi. İmamoğlu, “İBB’nin ve İSKİ’nin resmi uyarılarını dikkate almadıkları gibi Cumhurbaşkanlığı kararıyla Sazlıdere Barajı’nın içme suyu kullanım oranını yüzde 100’den yüzde 0’a indirmişler. Bunu hiç utanmadan kamuoyundan saklayıp, İSKİ’ye bile bildirmemişler” dedi.
Ekrem İmamoğlu, Silivri‘de tutuklu olduğu dönemde sosyal medya üzerinden Sazlıdere Barajı ile ilgili bir paylaşım yaptı. Bu paylaşımında, barajın çevresine yapılan inşaat projesinin su kaynaklarını tüketeceğini ifade etti. İmamoğlu, bu projenin kendisinin yokluğundan istifade ederek yürütüldüğünü ve ‘Kanal İstanbul projesi’ için yapılandırıldığını da belirtti.
İmamoğlu’nun paylaşımında dikkat çeken ifadeler arasında yer alan, “Aziz milletim, sizden istirhamımdır. Lütfen bunları görün ve paylaşın,” ifadesi büyük bir dikkat topladı. İmamoğlu, “Yokluğumu fırsat bilip ‘Kanal İstanbul’ denen rant ve talan projesi uğruna Avrupa Yakası’nın en önemli su kaynaklarından biri olan Sazlıdere Barajı’nın etrafında 24 bin konutun inşaatını başlattılar,” diyerek, projeye olan tepkisini vurguladı.
Ekrem İmamoğlu, “Bu kez alelacele TOKİ’yi devreye almışlar. Dozer ve iş makinelerini mutlak koruma alanının içine, suyun dibine kadar sokmuşlar,” diyerek, inşaat sürecinin doğa ve su kaynakları üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti. İmamoğlu’nun ifadeleri, çevre koruma konusundaki duyarlılığı yeniden gündeme getirdi.
İmamoğlu, “İBB’nin ve İSKİ’nin resmi uyarılarını dikkate almadıkları gibi Cumhurbaşkanlığı kararıyla Sazlıdere Barajı’nın içme suyu kullanım oranını yüzde 100’den yüzde 0’a indirmişler. Bunu hiç utanmadan kamuoyundan saklayıp, İSKİ’ye bile bildirmemişler.” şeklindeki açıklamasıyla, yetkililerin halkı bilgilendirmemesi konusundaki eleştirilerini yeniden gündeme taşıdı.
Bu paylaşımlarının devamında İmamoğlu, “Şunu herkes anlasın ki, bizim gözbebeğimiz İstanbulumuz’da feda edilecek bir tek damla su kaynağımız yok,” dedi. Bu ifadeyle, İstanbul’un su kaynaklarının korunması gerektiğine dikkat çekti. Ayrıca, “Bu haksız, hukuksuz ve fırsatçı yaklaşımla mücadeleyi asla bırakmayacağız,” sözleriyle de kararlılığını ortaya koydu.
İkili ilişkilerde çevre koruma ile ilgili duyarsızlığa dikkat çeken İmamoğlu, “Sizin iklim değişikliği ve çevre koruma konusunda zerre kadar samimiyetiniz olsaydı, İstanbul’un su kaynaklarına böylesine saldırmazdınız,” diyerek mevcut durumu eleştirmeye devam etti.
Ayrıca, bu durumun yanı sıra, “Hukuka, ekonomiye, demokrasiye verdiğiniz zararın yanına çevreye, İstanbul’un su kaynaklarına verdiğiniz zararı ekliyorsunuz. Tüm dünyanın cebelleştiği, yeni yol ve yöntemler aradığı iklim krizine bir kriz de siz ekliyorsunuz,” dedi. Bu noktada, çevre koruma konusunda daha kapsamlı ve bilinçli bir yaklaşım talep etti.
İmamoğlu’nun bu süreçte yaptığı çağrı da dikkat çekiciydi: “Hemen vazgeçin bu rant ve talan projesinden. Millet sizi zaten gönderecek bari gitmeden toprağa, suya, havaya daha fazla zarar vermeyin.” Bu sözler, halkı bilinç
