İstanbul Üniversitesi’nden Diploma İptali

İstanbul Üniversitesi, Ekrem İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu 28 kişinin diplomasının geri alınarak iptal edilmesine karar verdi. Bu karar, üniversitenin yaptığı bir araştırma raporuna dayanılarak alınmış olup, öğrencilerin yatay geçiş işlemlerinin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle gerçekleştirilmiştir. Yapılan resmi açıklamada, ”Araştırma Raporu’nda adı geçen kişiler dahil mezun olan 28 kişinin yatay geçiş kararlarının ve bu kararlara dayalı olarak elde ettikleri mezuniyetlerin ve diplomaların “yokluk” ve “açık hata” gerekçeleriyle geri alınması kararlaştırılmıştır.” ifadeleri yer almıştır.

İmamoğlu’ndan Gelen Tepki

Kararın ardından Ekrem İmamoğlu, sosyal medya hesabından bir açıklama yaparak durumu eleştirdi. İmamoğlu, İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu’nun kararını “hukuksuz” olarak nitelendirerek, böyle bir karar alma yetkilerinin bulunmadığını savundu. İmamoğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Yetki yalnızca İşletme Fakültesi Yönetim Kurulu’ndadır. Bu kararı alanların tarih ve adalet önünde hesap verecekleri günler yakındır. Adalete, hukuka ve demokrasiye susamış milletimizin yürüyüşü durdurulamayacak.” Bu sözleriyle, kararın kendisine yönelik siyasi bir müdahale olarak değerlendirdiği anlaşılıyor.

Avukatın Değerlendirmesi

İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan da, alınan karara ilişkin görüşlerini paylaştı. Pehlivan, İstanbul Üniversitesi yönetim kurulunun diploma iptal etme yetkisi bulunmadığını öne sürdü. “Fakülte yönetim kurulunun kararını ancak fakülte yönetim kurulu geri alabilir. Kantin gibi bir kurum diplomanın iptaline karar veremez. Dolayısıyla bu durum yok hükmündedir.” diyerek, üniversite yönetiminin hukuk kurallarını ihlal ettiğine dikkat çekti.

Sürecin hukuki boyutu hala belirsizliğini korurken, İmamoğlu ve ekibi, hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle durumu mahkemeye taşıyacaklarını ifade ediyorlar. Bu durum, siyasetteki gerilimlerin artmasına sebep olabilecek potansiyele sahip.

Toplumda Yaratılan Etki

İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi, sosyal medyada oldukça tartışma yaratmış olup, her kesimden çeşitli tepkilere neden olmuştur. Taraftarları ve muhalifleri arasında yürütülen tartışmalar, durumun toplumda nasıl bir etki yarattığını gözler önüne seriyor. İmamoğlu’nun destekçileri bu durumu demokrasiye bir saldırı olarak görürken, karşıt görüşteki bazı kişilerse bu durumun bir yanlışlık olduğunu ve gereğinin yapılması gerektiğini savunuyor.

Sonuç olarak, İstanbul Üniversitesi’nden alınan bu karar, mahkemeye taşınacak gibi görünmektedir. Hem İmamoğlu’nun hem de avukatı Pehlivan’ın açıkladığı görüşler, hukukun üstünlüğü konusunda önemli tartışmaların gündeme gelmesine neden olmaktadır. İlerleyen günlerde bu durumun nasıl sonuçlanacağı merakla beklenmektedir. Siyasi bir figürün, akademik bir kurumla yaşadığı bu durum, aynı zamanda Türkiye’nin eğitim sistemi ve yönetim şekli üzerine geniş bir tartışmayı da tetikleyebilir.