İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve beraberindekilerin gerçekleştirdiği Paris gezisi, sponsor destekli olduğu belirtilen organizasyonlar üzerinden ikinci bir skandal ile çalkalanıyor. İlk olarak, İmamoğlu ve ekip arkadaşlarının yurt dışında gerçekleştirdikleri etkinlikler için sponsor desteği aldıkları açıklanmıştı. Ancak gezi boyunca yaşanan gelişmeler, özellikle sosyal medyada büyük yankı uyandırdı.
Gezi sırasında bazı katılımcıların, gitmeden önceki günlerde etkinlikler ve ziyaretler üzerine podcasts ve sosyal medya paylaşımlarında bulunmaları dikkat çekti. Bunun yanı sıra, gezinin maliyetlerinin nereden karşılandığına dair sorular gündeme geldi. Bu durum, kamuoyunda şüphe oluşturdu ve bazı kesimlerden eleştiriler aldı.
Bir grup gazetecinin de katıldığı bu gezi, resmi olarak kentin tanıtımı amacıyla gerçekleştirilmiş olmasıyla birlikte, içinde birçok tartışmalı yön barındırıyor. Özellikle gezi sırasında yaşanan mali belirsizlikler, bazı kesimlerin bu durumu siyasi bir argüman haline getirmesine neden oldu. İmamoğlu ve ekibi, sponsor bulma konusunda daha şeffaf olmaları yönünde eleştiriler aldı.
Bunun yanı sıra, gezinin ilk gününde İmamoğlu’nun katıldığı bir etkinlikte, İstanbul’un kültürel ve tarihi değerlerinin tanıtılması amaçlanıyordu. Fakat, katılımcıların gezi boyunca birlikte vakit geçirmesi ve sosyal medya paylaşımlarının artması, bazı İstanbullular tarafından gezi ile ilgili güvensizlik hissetmesine sebep oldu. Özellikle sosyal medya kullanıcıları, gezinin daha çok eğlence amaçlı olduğu ve ciddi bir tanıtım ya da işbirliği çalışması yapılmadığı yolunda yorumlar yaptılar.
Öte yandan, gezideki harcamaların ne kadar olduğu ve kimler tarafından karşılandığı konusunda keskin bir belirsizlik mevcut. İmamoğlu’nun gezide verdiği demeçler, bu konuda daha fazla bilgi arayan medya kuruluşları tarafından sorgulanmaya devam ediyor. İmamoğlu, konu ile ilgili yaptığı açıklamalarda, bu tür gezilerin amacının İstanbul’un uluslararası arenada daha görünür kılınması olduğunu belirtse de, mali şeffaflık gibi konuları somutlaştırmada zorlandığı ortada.
Son gelişmeler, takip eden medyanın ve muhalefetin bu konuyu daha fazla sorgulamasına yol açarken, gezinin ardından gelen eleştiriler, İmamoğlu ve ekibi için daha fazla kamu baskısına neden olabilir. İmamoğlu, bu tür eleştirilerin kendisini yıldıramayacağını ve İstanbul’u dünyada daha iyi bir noktaya taşımak için çaba göstermeye devam edeceğini ifade etse de, bu olayın izleri uzun süre gündemde kalacak gibi görünüyor.
Sonuç olarak, Ekrem İmamoğlu ve ekibinin Paris gezisi, hem mali açıdan hem de kamuoyunun algısında önemli tartışmalara yol açtı. Gezi öncesi ve sonrası yaşanan süreç, İstanbul’un uluslararası ilişkilerini etkileme potansiyeline sahip olduğu gibi, aynı zamanda İmamoğlu’nun yerel yönetimindeki sorunları da gözler önüne serdi. Bu tür olayların ilerleyen süreçte nasıl bir etki yaratacağı ise merak konusu olmaya devam ediyor.
