İnegöl ilçesinde geçen yıl nisan ayında devriye görevi yapan jandarma ekipleri, şüphe üzerine kontrol ettikleri park halindeki otomobilde, bir kişiyi suçüstü yakaladı. Karşısında güvenlik güçlerini görünce kişi, “Ben ne yaptım? Allah benim belamı versin komutanım. Bizi bırakın gidelim. Bir daha böyle bir şey yaşanmayacak” diyerek ağladı. Olay sonrası, mağdur olarak pedagog eşliğinde ifadesi alınan bir kişi, “Babam, ‘Ben başka kadına gideceğim’ diyerek bana baskı yapıyordu. Ailemin dağılmasından korktuğum için onun oral yol ile ilişki teklifini kabul ettim. Daha önceden beni otomobil ile boş tarlaya getiriyordu. Sonunda yakalandık” dedi. Şahıs, işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Daha sonra savcılık soruşturmasında, şahsın kızının ifade değiştirmesi sonucu tahliye edildi. Kız, “Daha önce verdiğim ifade doğru değil. Babam bana evde baskı yapıyordu. Dışarı çıkmamı istemiyordu. Yakalanınca böyle bir yalan söylemek zorunda kaldım” şeklinde ifade verdi.
İnegöl 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, ‘Çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ suçundan 30 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan şahsın yargılanmasına başlandı. Şahıs suçlamaları reddetti. Duruşmada sanık avukatı, müvekkilinin fermuarını çekerken görüldüğü için suçlandığını belirtti. Avukat, “Kızın gerçeği daha sonra söyledi. Ayrıca mağdurun 15 yaşından büyük ve rızasının olması dikkate alındığında suç oluşturmaz. Bu nedenle müvekkilimin beraatini talep ediyorum” ifadelerini kullandı.
Tanık olarak dinlenen jandarma görevlileri duruşmada, şahsın kendilerini görünce ağlayarak, “Ben ne yaptım. Allah benim belamı versin komutanım. Bizi bırakın gidelim. Bir daha böyle bir şey yaşanmayacak” dediğini ve kızının da babasının isteğiyle baskı altında ilişkiye girdiğini söyledi. Mahkeme, kız çocuğunu devlet korumasına aldı ve sanığın tekrar tutuklanarak cezaevine gönderilmesine karar verdi.