İran’ın başkenti Tahran’da, Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’nin Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan’ın yemin törenine katıldığı sırada hain bir suikast sonucu öldürülmesi, Orta Doğu’da gerilimi artırdı. Bu olay, İran’ı ağır bir skandalın içine sürükledi ve dünya genelinde büyük yankı uyandırdı. Özellikle, İran yönetiminin konuk bir liderin öldürülmesine göz yumması ve bu durumun İsrail ile iş birliği yapıldığı şeklinde yorumlanması, ülkede büyük bir iç soruşturmanın başlamasına neden oldu.
İran hükümeti, misafirine koruma sağlayamayan ve böyle bir skandalı yaşatan yetkililer hakkında iç soruşturma başlattı. Bu soruşturma sonucunda, üst düzey subaylar dahil olmak üzere 20’den fazla kişi tutuklandı. İran, bu tutuklamalarla skandalı unutturmayı, içeride ve dışarıda itibarını korumayı hedefliyor. Ancak, batı kaynaklı istihbarat yetkilileri, suikastın bir patlayıcı ile gerçekleştirilmiş olabileceğini iddia ediyorlar. İran ise bu doğrultuda komşu bir ülkeden ateşlenen füzelerin kullanıldığını iddia ediyor.
Öte yandan, İran’daki İsrail işbirlikçileri konusu da gündemde. Heniyye’nin bomba ile öldürüldüğü senaryoda, ülke içindeki İsrail taraftarlarına dikkat çekiliyor. Bu durum, İran’ın iç güvenliği konusunda da ciddi endişelere yol açmış durumda. İsrail ve İran arasındaki gerilim, Hamas’ın siyasi temsilcilerinin hedef alınması ile daha da artmış durumda. Gazze’de yaşanan sivil kayıplar da Orta Doğu’da tansiyonu yükseltiyor.
Tahran’daki bu skandal olay, İran’ın iç ve dış politikasında derin izler bırakabilir. Ülkenin içerisindeki İsrail taraftarlarının varlığı, ülke içindeki güvenliğe yönelik tehditleri artırabilir. Ayrıca, İsrail ile olan gerginlik ve gerilim de bölgedeki istikrarsızlığı tırmandırabilir. Heniyye’nin öldürülmesi, İran’ın uluslararası alandaki imajını da olumsuz etkileyebilir. İran yönetimi, bu skandalın yarattığı sarsıntıları bertaraf etmek için ciddi adımlar atmaya devam edecek gibi görünüyor.
