İran ordusu komutanlarından Siyaveş Mihendust, İsfahan’daki hava savunma sisteminin tanımlanamayan bir cisme yönelik açtığını ve saldırının hiçbir hasara yol açmadığını belirtti. Başkent Tahran’dan uzaklaşık 350 kilometre mesafede bulunan İsfahan eyaletinin kuzeydoğusunda, yerel saatle 04:00’te patlama sesi duyuldu. Bu patlama, İran hava savunma sistemlerinin bir şüpheli cisme fırlattığı mermi sonucunda gerçekleşmiştir. Saldırıda, İsfahan Havalimanı ve İran ordusuna ait Şikari 8’inci Ana Jet Hava Üssü hedef alındı. İsfahan’daki bu hava üssü, İran’ın önemli askeri tesislerinden biridir.
İran’ın hafta başında gerçekleştirdiği saldırıda, yaklaşık 300 İHA ve füze kullanılmıştı. Bu saldırı sonucunda İsrail tarafında ciddi bir hasar olmamıştır. Ancak İsrail yönetimi, İran’a karşı misilleme yapacaklarını açıkça belirtmiştir. İran devlet televizyonu, hava savunma sistemlerinin bu saldırı esnasında devreye girdiğini ve saldırının engellendiğini duyurmuştur.
Siyaveş Mihendust’un yaptığı açıklamaya göre, İran hava savunma sistemi, şüpheli bir cisme ateş açarak saldırıyı püskürtmüştür. Bu sayede saldırıda hiçbir hasara yol açılmamıştır. İran Uzay Kurumu Sözcüsü Hüseyin Dalirian ise yapılan saldırıda kullanılan İHA’ların kısa menzilli olduğunu ve hatta İran içerisinden havalanmış olabileceğini belirtmiştir. Bu durum, saldırının İran’a içeriden bir yönlendirme ile gerçekleşmiş olabileceği ihtimalini güçlendirmektedir.
İran’ın güvenlik güçleri, saldırıya karşı hazırlıklı ve tetikte olmaları sayesinde hava üssüne yönelik düzenlenen bu saldırıyı engellemeyi başarmışlardır. Siyaveş Mihendust’un liderliğindeki ordu, halkın ve ülkenin güvenliği için her türlü tehdide karşı hazır ve kararlı olduklarını göstermiştir. Bu olay, bölgede artan gerilim ve istikrarsızlık ortamında İran’ın hava savunma kabiliyetinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha göstermiştir.
Bu son olay, İran ile İsrail arasındaki gerilimin artmasına neden olabilir ve bölgede daha fazla çatışmaya yol açabilir. Her iki ülke de karşılıklı olarak güçlerini ve silah sistemlerini güçlendirerek çatışma riskini arttırmaktadırlar. Bu nedenle, uluslararası toplumun bu tür gerilimli durumların çözümü için arabuluculuk yapması ve diplomasinin öneminin vurgulanması gerekmektedir.