İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda 34 bin 262 Filistinli yaşamını yitirirken, 77 bin 229 kişi yaralandı. Bu saldırılarda en az 14 bin 685 çocuk ve 9 bin 670 kadın hayatını kaybetti. Enkaz altında binlerce ölünün olduğu bildirilirken, saldırılarda sivil altyapılar da hedef alındı. Hastaneler, ibadethaneler ve eğitim kurumları zarar gördü.
Protestocular, aşırı sağcı İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’i Kudüs’te bir etkinlik çıkışında saldırdı. Ben-Gvir, Filistinli esirlere idam cezasının uygulanmasını savunarak, İsrail hapishanelerindeki kalabalığa çözüm olarak bu cezayı önermişti. İsrail hükümeti, Filistinli esirler için 936 ek gözaltı yeri inşa etme önerisini onaylamıştı. Ben-Gvir, ölüm cezasının hapishanelerin kalabalıklaşması sorununa çözüm olacağını düşünüyordu.
Saldırı sırasında arabasının üzerine çıkarak insanları selamlamaya çalışan Ben-Gvir’e protestocular saldırdı. Ancak korumaların müdahalesiyle son anda araca bindirilerek koruma altına alındı. Ben-Gvir, Filistinlilerin infaz edilmesi gerektiğini savunmuş ve bu konudaki düşüncelerini medyaya açıkça ifade etmişti. Ona göre, terörist olarak tanımladığı Filistinli esirlerin idam edilmesi, hapishanelerdeki kalabalıklaşma sorununa çözüm getirecekti.
Ben-Gvir’in düşünceleri, İsrail’deki bazı kesimler tarafından desteklenirken, diğer kesimler tarafından büyük tepkiyle karşılandı. Filistinlilerin insan hakları ihlallerine karşı çıkanlar, Ben-Gvir’in önerilerini insanlık dışı ve hukuksuz buluyor. Onlara göre, herkesin adil bir yargı sürecinden geçmesi ve insan haklarına saygı gösterilmesi gerekiyor. İsrail ve Filistin arasındaki çatışmalar, yıllardır devam ediyor ve çözüm bulunamıyor. Bu tür söylemler ise tansiyonu yükseltip daha fazla şiddete yol açabilir. Bu nedenle, taraflar arasında diyalog ve uzlaşma önemli bir adım olabilir.
