İsrail’in kuruluşundan bu yana ABD ile geliştirdiği ilişkinin Orta Doğu’da barış ve refahın tesis edilmesine karşı yarattığı tahribat çok büyük oluyor. İsrail’in derin ve köklü lobi gücünün ABD üzerindeki etkisi tüm coğrafyada telafisi imkansız olan tahribatlar yaratıyor.
Oğuzhan Osman BİLGİN / BURSA (İGFA) – İsrail ve ABD arasındaki ilişkinin Orta Doğu halklarına 1948’den bu yana yaşattıkları tüm dünyanın malumu. Filistin halkının bu iki güç odağının arasında kalması, on yıllardır insanlığın kanayan yaralarından biri olarak karşımıza çıkıyor. İsrail’in derin ve köklü lobi gücüne ABD’nin kayıtısız kalamadığını yaşanan olaylarda defalarca görmüş olduk. ABD’nin İsrail’e karşı vermiş olduğu karşılıksız ve sorgusuz desteğin hem Orta Doğu’da hem de ABD’nin diğer müttefikleri ya da rakipleriyle olan ilişkisine olumsuz anlamda etki ettiği çok açık bir gerçek. İsrail ve ABD arasındaki bu çarpık ilişkinin Müslüman coğrafyasına ve ABD demokrasisine vermiş olduğu zararları Dış Politika Uzmanı Prof. Dr. İsmail Şahin Herkes Duysun için değerlendirdi.
“ABD’NİN İSRAİL’E DESTEĞİ DEMOKRASİYE OLAN İNANCI OLUMSUZ ETKİLİYOR”
İsrail etkisinin ABD’nin Orta Doğu politikalarını geliştirirken hakkaniyet ve adalet duygusundan uzaklaştırdığını ifade eden Prof. Dr. İsmail Şahin, “İsrail Lobisi’nin Amerika üzerindeki etkisi, Orta Doğu politikalarının adil ve dengeli olmasını engellemekte. ABD’nin İsrail’e körü körüne destek vermesi, bölgede barış ve istikrarın sağlanmasını zorlaştırmakta ve Filistinlilerin haklarının çiğnenmesine göz yumulmasına neden olmakta. Bu durum, hem dünya genelindeki demokrasiye ve hukukun üstünlüğüne duyulan inancı yozlaştırmakta hem de Orta Doğu’daki tansiyonu artırmakta.” dedi.
İSRAİL’E GETİRİLEN HER ELEŞTİRİ “ANTİSEMİTİZM” DAMGASI YİYOR!
Yine İsrail’in ABD üzerindeki lobi gücünün ABD’deki ifade ve eylem özgürlüğüne darbe vurduğunun altını çizen İsmail Şahin, “İsrail Lobisi’nin Amerikan kamuoyunu etkileme gücü, özgür düşünceye ve ifade özgürlüğüne açık bir şekilde zarar veriyor. İsrail’in eleştirilmesi, Amerikan kamuoyunda sıklıkla “antisemitizm (Yahudi düşmanlığı)” olarak damgalanıyor ve bu kişiler büyük bir linçe maruz bırakılıyor. Tüm bunlar, eleştirel düşüncenin baskı altına alınmasına ve farklı görüşlerin ifade edilmesinin engellenmesine neden oluyor.” ifadelerini kullandı.
ÇÖZÜME ULAŞMAK ÇOK DAHA GÜÇLEŞECEK!
İsrail’in ABD gibi egemen bir gücün üzerinde yarattığı etkinin demokratik değerleri küresel olarak erozyona uğrattığını kaydeden Şahin, “İsrail Lobisi’nin Amerika üzerindeki etkisi, demokratik süreçlerde, adil politikalarda ve özgür düşüncede ciddi tahribatlara yol açıyor. Eleştirel seslerin bastırılması, medya kuruluşlarının baskılanması ve akademik özgürlüğün kısıtlanması gibi gelişmeler, başta Amerika’da olmak üzere tüm dünyada demokratik değerlerin zayıflamasına ve otoriter bir ortamın oluşmasına kapı aralayacaktır. İsrail Lobisi’nin etkisinin azaltılması ve ABD’nin Orta Doğu politikalarının yeniden dengelenmesi, bölgede barış ve istikrarın sağlanması için önemli bir adım olacaktır. Aksi takdirde, Amerika’nın dünyadaki itibarı ve güvenilirliği daha da zedelenecek ve Orta Doğu gibi dünyanın diğer bölgelerindeki krizlerin çözümü daha da güçleşecektir.” şeklinde konuştu.