Sağlık Bakanlığı, resmi sosyal medya hesaplarından bir açıklama yaparak, Gazze Kemal Adwan Hastanesi Müdürü Dr. Hussam Abu Safiya’nın işgalci İsrail askerleri tarafından gözaltına alınmasına ilişkin tepkisini dile getirdi. Açıklamada, bu durumun ciddi bir hak ihlali olduğu belirtildi.
“AÇIK BİR TEHDİTTİR”
Açıklamanın içeriğinde, “Gazze Kemal Adwan Hastanesi Müdürü Dr. Hussam Abu Safiya’nın, işgalci İsrail askerleri tarafından gözaltına alınması ve insani şartlara aykırı bir şekilde tutulması durumunu şiddetle kınıyoruz” ifadeleri yer aldı. Sağlık Bakanlığı, hekimlerin mesleki görevlerini özgürce ifa etme hakkının engellenemeyeceğini vurguladı.
Dr. Abu Safiya’nın güvenlik ve hayatının korunmasının, İsrail makamlarının sorumluluğu altında olduğunu ifade eden Sağlık Bakanlığı, “Kendisinin insani ve hukuki haklarının korunması ve derhal serbest bırakılması çağrısında bulunuyoruz” şeklinde bir mesaj iletti. Bu durumun yalnızca bir bireyin haklarına saldırı değil, tüm sağlık çalışanlarına ve insanlık onuruna karşı bir ihlal olduğuna dikkat çekti.
Ayrıca uluslararası topluma da çağrıda bulunan Sağlık Bakanlığı, bu tür insan hakları ihlallerine karşı sessiz kalmamaya ve sağlık çalışanlarına yönelik saldırıların durdurulmasına yönelik etkin adımlar atmaya davet etti. “Sağlık çalışanlarına ve insan hayatına yönelik bu barbarca ihlaller, uluslararası hukukun ve insanlığın ortak değerlerine açık bir tehdittir” şeklinde bir ifade kullanarak, durumu ciddi bir sorun olarak değerlendirdi.
Bu açıklama, Gazze’deki sağlık sisteminin ve sağlık çalışanlarının karşılaştığı zorlukların altını çizerken, aynı zamanda insani krizlerin büyüdüğü bir ortamda uluslararası toplumun daha aktif bir rol oynaması gerektiğini ortaya koymaktadır. Dr. Hussam Abu Safiya gibi sağlık çalışanlarının, çatışmalardan etkilenmeden görevlerini yerine getirebilmeleri için güvenli bir ortamda çalışabilmelerinin önemi bir kez daha vurgulanmıştır.
İşgal altındaki bölgelerde sağlık hizmetlerinin sunulabilmesi, hem tıp etiği açısından hem de uluslararası hukukun gereklilikleri açısından büyük bir önem taşımaktadır. Sağlık Bakanlığı’nın bu tepkisi, sadece bireysel bir olayın ötesinde, sağlık çalışanlarının güvenliğini sağlamak ve insan hakları ihlallerine karşı durmak adına atılan bir adım olarak öne çıkmaktadır.
Sonuç olarak, Dr. Hussam Abu Safiya’nın yaşadığı bu durum, sadece Gazze için değil, dünya genelindeki tüm sağlık çalışanlarının karşılaşabileceği benzer tehditlerin bir simgesi niteliğindedir. Sağlık Bakanlığı’nın çağrısının, uluslararası alanda yankı bulması ve bu tür olayların bir daha yaşanmaması için etkili bir mücadele başlatılması gerektiği açıktır.
