Ali MACİT
İstanbul’un en büyük hastanelerinden biri olan Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi, Okmeydanı’nda yer alıyor ve yoğunluktan dolayı adım atılamayacak kadar dolu bir durumda. Hastaneye sabah saatlerinde geldiğimizde, burada yatan hastalarla bir araya gelerek onların durumlarını dinledik. Çoğu hasta, fotoğraflarının çekilmesini istemekle birlikte sözlerinin kaydedilmesine izin verdiler. İşte bu hastaların çeşitli sorunları ve şikayetleri hakkında anlatıkları:
Uzun uğraşlar sonucu randevu alabilen vatandaşlar, muayene olabilmek için büyük çabalar sarf ediyor. Yoğunluk ve sağlık sorunlarının ciddiyeti, hastaların bu noktada karşılaştıkları zorlukları daha da artırıyor.
Randevu 1 Ay Sonra
Hastaneye annesini getiren Bahar Şanlı, randevu bulmakta zorluk çektiklerini ifade etti. Şanlı, “Randevu bulamıyoruz. 65 yaş üstü hastalar için biraz daha kolay ama orta yaşlılar için durum çok zor. Bugün annem için randevu aldım ama onu da ancak 15 gün önce alabilmiştim. Annem onkoloji hastası ve kendimiz için randevu bulmak daha da zor. Yani hastaların 65 yaş üstü olmasının bile avantajı sınırlı, çoğu zaman ancak 15 gün sonra randevu bulabiliyoruz” şeklinde konuştu.
Randevu sisteminin etkinliğinin sorgulanması gerektiği, hastaların ifadelerinden net bir şekilde anlaşılıyor. Uzun bekleyişler ve belirsizlikler içerisine hapsolmuş durumda olan hasta yakınları, bu sürecin kendilerini nasıl etkilediğini anlatıyorlar.
Kimse Umursamıyor
Altun Yılmaz, hastalar arasında sıra bekleyen bir başka kişi olarak, “Hastane aşırı kalabalık. Randevu almak zor bir hale geldi. Kızım, 15 gün önceden randevu aldı ama 15 günde hastalar için ölüm riski bulunmadığı kimsenin umurunda değil. Ben buranın hastasıyım ve burada 5 kere ameliyat oldum ama randevu bulmak gerçekten çok güç” dedi. Yılmaz’ın bu açıklamaları, hastanedeki yoğunluğun yanı sıra randevu sisteminin yetersizliğini vurgulayan bir örnek olarak öne çıkıyor.
Bir Haftadır Ameliyat Sırası Bekliyoruz
Eşi için ameliyat sırası bekleyen Ali Kefkir ise randevu alma sürecinin zorluklarına dair şunları söyledi: “Randevu almak bazen çok uzun ve zor bir süreç olabiliyor. Bazen 3 gün içinde, bazen de 1 ay sonrasında randevu bulabiliyoruz. Biz eşimin ameliyatı için randevuyu 1-1.5 ay önce aldık ama geçen haftadan beri ameliyat için sıra bekliyoruz, o da olabilirse.”
Ali Kefkir’in söyledikleri, hastaların yaşadığı belirsizlik ve çaresizlik içinde beklemek zorunda kalmaları gerçeğini daha keskin bir şekilde gözler önüne seren örneklerden biri. Randevu sistemindeki aksaklıklar ve hastane yoğunluğu, hastaların hayatlarını olumsuz yönde etkileyen önemli faktörler olarak karşımıza çıkıyor.
Sonuç olarak, Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi’ndeki hastalar, zorlu randevu süreçleri ve bekleme süreleri ile boğuşurken, sağlık sisteminin iyileştirilmesi ve hastaların ihtiyaçlarının karşılanması gerekliliği her zamankinden daha fazla önem kazanıyor. Türkiye’nin sağlık sistemi, hastaların bu tür sıkıntılarını en aza indirmek için etkin çözümler bulmak zorunda.
