Küçükçekmece Kartaltepe Mahallesi Geçit Sokak’ta bulunan çöken bina, İstanbul’daki yapı stokunu tekrar gündeme getirdi. Şehir genelindeki eski yapılarla ilgili tespit yapmak ve kentsel dönüşümü hızlandırmak amacıyla 2020 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından hızlı tarama yöntemi ile bina inceleme projesi başlatıldı. İBB, 160 bin talep alarak ekipleri aracılığıyla bugüne kadar 35 bin yapıda analiz yaptı. Analiz sonuçlarına göre, yapılar A, B (Düşük Risk), C (Orta Risk), D (Yüksek Risk) ve E (Çok Yüksek Risk) kategorilerine ayrıldı. Analiz sonuçlarına göre, binanın yüzde 50’si D ve E kategorisine, yani riskli yapıya aitti.
Bu analiz sonuçlarına göre, 35 bin yapıdan bin 556’sı A, B (Düşük Risk), C (Orta Risk), D (Yüksek Risk) ve E (Çok Yüksek Risk) kategorilerinde bulunmadı. Bu durumda, bin 556 yapının kendi yükünü taşıyamayacak durumda olduğu belirlendi. Bu yapıların 178 tanesi yıkıldı ve 96 tanesi için resmi işlemler başlatıldı. 2 bin 907 bağımsız birim yıkıldığında 10 bini aşkın kişi riskli binalardan tahliye edilecek. İBB, bu binaların mülk sahiplerine ve kiracılarına aylık 7 bin TL kira desteği sağlıyor.
İBB Genel Sekreter Yardımcısı Gürkan Akgün, İstanbul’da 1,2 milyon yapının bulunduğunu ve 800 bininin 2000 yılı öncesi olduğunu bildirdi. Olası bir depremde yaklaşık 200 bin yapının kullanılamaz hale geleceğini öngören Akgün, özellikle Marmara kıyısındaki batı ilçelerinde deprem riskinin yoğunlaştığını belirtti. KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt, Küçükçekmece’deki çöken binanın hızlı tarama testine başvurması durumunda, felaket yaşanmayacağını ve binanın yenilenme sürecine girerek ekstra kira yardımı alabileceğini işaret etti. İBB’ye başvurular hakkında verileri paylaşan Kurt’a göre 32 bin 780 başvuru yapıldı ve uzlaşma sürecinde 1.013 başvuru bulunuyor.
Bu projelerle, İstanbul’daki riskli yapıların tespit edilerek hızlı bir şekilde müdahale edilmesi ve gerekli önlemlerin alınması amaçlanmaktadır. Herkesin güvenli bir yaşam alanına sahip olabilmesi için kentsel dönüşüm sürecinin hızlandırılması büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmaların devam ederek daha fazla yapının riskli durumdan kurtarılması ve toplumun güvenliği için gerekli adımların atılması gerekmektedir.