İstanbul, son günlerde yağışsız geçirmesinin ardından barajlarda su seviyelerinde ciddi bir düşüş yaşanmaktadır. İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin (İSKİ) verilerine göre, bugün itibariyle baraj doluluk oranı yüzde 49.86’ya kadar düşmüştür. Bu rakam, son 10 yılın en düşük 3. doluluk oranı olarak kayıtlara geçmiştir. Şehirde yaşanan bu su krizi, ciddi önlemlerin alınması gerektiğini göstermektedir.
Barajlardaki su seviyelerinin bu kadar düşük olması, İstanbul halkını endişelendiriyor. Özellikle yaz aylarının gelmesiyle birlikte su tüketiminin artması beklenirken, barajlardaki su seviyeleri bu hızla düşmeye devam ederse, su sıkıntısı yaşanabilir. Su kaynaklarının sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesi ve israfın önlenmesi konusunda halkın bilinçlendirilmesi gerekmektedir.
İstanbul’un su krizi sadece İstanbul’u değil, çevre illeri de etkilemektedir. İstanbul’un su ihtiyacının büyük bir kısmı barajlardan karşılanırken, bu barajların doluluk oranlarının düşmesiyle birlikte diğer illere de su temini konusunda sıkıntılar yaşanabilir. Su kaynaklarının doğru ve dengeli bir şekilde kullanılması, tüm bölge için önemli bir konudur.
İstanbul’un su kriziyle başa çıkabilmesi için acil eylem planları ve kararların alınması gerekmektedir. Yağışsız geçen günlerin etkisiyle barajlardaki su seviyeleri hızla düşmeye devam ederken, önlem alınmazsa su sıkıntısı kaçınılmaz olacaktır. Su tasarrufu, suyun daha verimli kullanılması ve israfın önlenmesi konularında şehirde geniş çaplı kampanyalar düzenlenmelidir.
İstanbul’un su sorununu çözebilmek için sadece kısa vadeli önlemler yeterli olmayacaktır. Uzun vadede su kaynaklarının korunması, suyun verimli bir şekilde kullanılması ve tüm paydaşların işbirliği içinde olması gerekmektedir. İstanbul’un su krizi, şehirde yaşayan herkesin su tüketim alışkanlıklarını gözden geçirmesi ve suyun değerini daha iyi anlaması için bir fırsat olabilir.
