İstanbul’un fethiyle ilgili hadis-i şerifle Ayasofya’dan camiye dönüştürülen Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi, 86 yıl müze olarak kaldıktan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2020’de imzaladığı kararnameyle tekrar ibadete açıldı. Hz. Ebû Eyyûb el-Ensârî’nin türbesinin bulunduğu Eyüp Sultan Camii, İstanbul’un fethinden önce yaşanan olayları gün yüzüne çıkarıyor. Hırka-i Şerif Camii ise Hz. Muhammed’in giydiği hırkasına ev sahipliği yaparak, ziyaretçilerini misafir ediyor.
Hz. Yuşa Türbesi ve Tepesi, manevi yolculuk yapanlar için önemli bir durak olmayı sürdürüyor. Karaköy’deki Yeraltı Camii’nde Hz. Amr b. Âs, Hz. Vehb b. Huşeyre ve Hz. Süfyân b. Uyeyne’nin makamı ziyaretçilerini ağırlıyor. Şeyh Yahya Efendi’nin türbesi ve camii ise denizcilerin kılavuzu olarak nitelendiriliyor. Sümbül Efendi ve Çifte Sultanlar da İstanbul’un tarihi dokusuna derinlik katan önemli simalar arasında bulunuyor.
Merkez Efendi Hazretleri ve Mehmet Emin Tokadi Hazretleri’nin türbeleri, İslam alimlerine ve manevi değerlere olan bağlılığını gösteren yerler arasında yer alıyor. Aziz Mahmud Hudai Türbesi ise Bursa’da kendi hayatını Allah’a adamış ve hizmet etmiş Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri’nin izlerini taşıyor. Bu manevi yolculuklar, ziyaretçilere tarih ve maneviyat dolu anılar yaşatıyor. Her biri ayrı bir hikaye ve mirasla donatılmış olan bu kutsal mekanlar, insanların ruhlarını dinginleştirmeye ve tarihin izlerini sürmeye davet ediyor.