İzmir’de bir gıda pazarlama şirketinde müşteri yöneticisi olarak çalışan E.G, erkek mesai arkadaşlarından gelen küfürlü ifadeler ve cinsel içerikli şakalar nedeniyle rahatsız olduğunu belirterek uyarıda bulundu. Ancak uyarılarına rağmen mesai arkadaşı tarafından küfürlü ifadelerin devam etmesi üzerine tartışma yaşandı. Tartışma sırasında E.G’nin arkadaşına ve eşine küfretmesi sonucunda iş akdi feshedildi.
İş akdinin feshedilmesi üzerine E.G, feshin geçersizliğinin tespiti ve işe iade talebiyle mahkemeye başvurdu. İzmir 19. İş Mahkemesi dosyayı inceledikten sonra E.G’nin uyarılarına rağmen iş yerinde herhangi bir adım atılmadığına kanaat getirdi ve işe iade talebini kabul etti. Mahkeme, E.G’nin tepki amacıyla küfürlü konuştuğunu belirterek, feshin ölçülü olmadığını ve iş akdinin eşitlik ilkesine aykırı olduğunu vurguladı.
İtiraz üzerine dosyayı inceleyen İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi, feshin gerekçelerinin ispat edilememesi ve ölçüsüz bulunması nedeniyle istinaf başvurusunu reddetti. E.G’nin avukatı, müvekkilinin erkek egemen sektörde çalışmanın zorluklarıyla karşılaştığını ve uzun süredir küfürlü söylemlere maruz kaldığını belirtti. Toplantı esnasında yaşanan tartışma sonucunda çıkan küfürün aslında uzun süredir yaşanan rahatsızlığın bir yansıması olduğunu ifade etti.
E.G’nin işe iade kararından memnun olduğunu belirten avukatı, işverene işe başlamak için gerekli ihtarın gönderileceğini ve işverenin 30 gün içinde müvekkili işe başlatmazsa boşta geçen süre tazminatlarını ödemesi gerektiğini söyledi. Kararın kesin olduğunu vurgulayan avukat, müvekkilinin haklılığının mahkeme tarafından tescillendiğini belirtti.
