“`html
İzmir, 2020 yılında meydana gelen büyük bir deprem sonrası ciddi bir yıkımla karşı karşıya kalmıştır. Bu depremin sonucunda birçok vatandaş evsiz kalmış, yaşam alanları büyük zarar görmüştür. İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi, bu durumu göz önünde bulundurarak, 2021 yılında Bayraklı ilçesinde depremde evleri yıkılan vatandaşları ekonomik olarak desteklemek amacıyla önemli bir adım atmıştır. Meclis, artan inşaat maliyetlerini dikkate alarak, vatandaşların müteahhitlerle daha uygun fiyatlarla anlaşabilmeleri için kat artışına olanak tanıyan bir karar almıştır. Ancak, bu karar birçok meslek odası tarafından itiraz edilmiştir ve bu nedenle mahkeme kararı iptal edilmiştir.
Mahkeme iptali sonrası İzmir Büyükşehir Belediyesi, mahkemenin kararını dikkate alarak yeni bir meclis kararı çıkarmaya yönelmiştir. TMMOB’a bağlı şehir plancıları, mimarlar, inşaat mühendisleri ve jeoloji mühendisleri odaları, alınan yeni karara ikinci kez itiraz etmiş ve İzmir 2. İdare Mahkemesi’ne kat artışına izin veren 18 Ağustos 2023 tarihli meclis kararının iptali için bir davada bulunmuşlardır. Meslek odalarının itirazı mahkeme tarafından dikkatlice değerlendirilmiş ve sonuç olarak kat artışına olanak tanıyan meclis kararının şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına aykırı olduğu belirtilerek iptal kararı verilmiştir.
İzmir 2. İdare Mahkemesi, gerekçeli kararında emsal artışı düzenlemesinin, altyapı ve sosyal donatı alanları için herhangi bir araştırma yapılmadan hayata geçirildiğine dikkat çekmiştir. Mahkeme, inşaat alanlarının artırılmasıyla birlikte nüfus yoğunluğunun artacağını, bunun da altyapı yetersizlikleri açısından tehlike oluşturacağını vurgulamıştır. Ayrıca mahkeme, depremin ardından yapılması planlanan dönüşüm projelerinin yalnızca yapıların güçlendirilmesi ile sınırlı kalmaması gerektiğini, aynı zamanda kentin sosyal altyapısının da güçlendirilmesi gerektiğini ifade etmiştir.
Sonuç olarak, İzmir’deki bu gelişmeler, sadece deprem sonrası yapıların yeniden inşa edilmesi ile değil, aynı zamanda kentin genel altyapısının, ulaşım sistemlerinin ve diğer sosyal donatı alanlarının ihtiyaçlarının titizlikle göz önünde bulundurulması gerektiğini ortaya koymaktadır. Mahkeme, meclis kararında bu ihtiyaçların ihmal edildiğini belirterek, gelecekte benzer sorunların yaşanmaması adına yerel yönetimlerin daha dikkatli davranması gerektiğinin altını çizmiştir.
“`