İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından ülke genelinde protestolar devam etti. 2025 yılının Ramazan Bayramı’nın birinci gününde, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü (İYTE) öğrencileri bu tepkilerini göstermek amacıyla bir araya geldi. Öğrenciler, İzmir’in Konak ilçesindeki Göztepe Gürsel Aksel Stadyumu önünde toplandı. Burada sloganlar atarak ve birliktelik duygusunu yayarak, yürüyüşlerine başladılar. Yürüyüş, Karabağlar bölgesinde yer alan Uğur Mumcu Parkı’na kadar sürdü. Bu süreçte öğrenciler, bir araya gelerek hem yürüyüş düzenlediler hem de oturma eylemi gerçekleştirerek basın açıklaması yaptılar.
Basın açıklamasında özellikle gözaltına alınmalar ve tutuklamalara karşı sert bir dille tepki gösterildi. Öğrenciler, ayrıca ekonomik boykot çağrısında bulunarak, bu tür hukuksuz uygulamaları protesto etmeyi hedeflediklerini belirttiler. Açıklamada, İmamoğlu hakkında yürütülen hukukî süreçlerin aslında siyasi bir operasyon olduğunu savundular ve bu tür eylemlerin meşru olduğunu vurguladılar. Yapılan açıklamalarda, “Siyasi operasyonlar karşısında sesimizi yükseltmeye kararlıyız” ifadesi önemli bir mesaj olarak dikkat çekti.
“BAŞLATTIĞIMIZ HAREKETLİLİĞİMİZ MEŞRUDUR”
Açıklamada, “İzmir üniversiteleri öğrencileri olarak AKP’nin hukukî kılıfa sokulmuş siyasi operasyonlarına karşı başlattığımız hareketliliğimiz meşrudur” vurgusu yapıldı. Öğrencilerin öfkesinin sokaklara taşıması gerektiği ve kendi iradelerini kimseye teslim etmeyecekleri belirtildi. “Öfkemiz, CHP’nin çizdiği sınırlara sığamaz” sözleriyle, mevcut siyasi iktidara ve muhalefet partilerine de eleştiriler yöneltildi.
Öğrenciler ayrıca, eylemlerinin yalnızca miting ve konserlerle sınırlı kalmaması gerektiğini, bu mücadelelerinin sonuna kadar süreceğini ilan ettiler. Kapsayıcı bir birliktelik çağrısında bulunarak, bütün öğrencileri, işçileri ve halkı birlikte hareket etmeye davet ettiler. İzmir’deki üniversitelerden, özellikle Dokuz Eylül ve Ege Üniversiteleri’nden öğrencilerin, okul içi örgütlenmelerini güçlendirmeleri gerektiğine vurgu yapıldı. Bayram boyunca hareketliliğin devam etmesi gerektiği ve birlikte yürütülen forum ve eylemlerin önemine dikkat çekildi.
“BOYUN EĞMEYECEĞİZ”
Basın açıklamasında hukuksuzca gözaltına alınan ve tutuklanan arkadaşlarının durumunu yakından takip ettiklerini vurguladılar. Özellikle, anayasal hakkını kullanırken gözaltına alınan Yiğit Canbolat’a dikkat çekildi. Bunun yanı sıra, Vuslat Su, Umut Ulaş Salman, Berkcan Yüceer, Yağmur Gündoğan ve Utku Özay gibi tutuklanan öğrencilerin de isimleri zikredildi. İzmir Üniversitesi Eğitim Sen işyeri temsilcisi olan Levent Dölek’in, öğrencilere destek olduğu için tutuklandığı ifade edilerek, onun için de özgürlük talep edildi.
Ücretli bir işte çalışan insanların, devletin keyfi yasalarına boyun eğmeyeceklerini ve bu tür baskılara karşı duracaklarını dile getirdiler. Açıklamanın sonlarına doğru, Türkiye’de yaşanan siyasi baskılara atıfta bulunularak, bu durumun geçmişte de yaşandığına dikkat çekildi. Ayrıca, 30 Mart 1972 tarihinde Kızıldere’de yaşamını yitiren Mahir Çayan ve arkadaşlarının anısına da yer vererek, onların mücadelesinin günümüzde hala sürdüğünü ifade ettiler.
