Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Kadına Karşı Şiddet ve Ayrımcılık Araştırma Komisyonu’nda önemli bir konuşma gerçekleştiren Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, kadınların şiddete karşı başvuruda bulundukları Kadın Destek Uygulaması (KADES) ile ilgili bilgi paylaşımında bulundu. Bakan, KADES’e iletilen ihbarların sayısında büyük bir artış olduğunu ifade etti.
Bakan Göktaş, kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda yürürlükten kaldırılan İstanbul Sözleşmesi’nden önce başlatılan çalışmaların mevcut olduğuna dikkat çekti. Bu bağlamda, KADES uygulamasının 2018 yılından bu yana toplamda 7.6 milyon kadın tarafından indirildiğini belirtti. KADES sayesinde yapılan asıllı ihbar sayısının ise 885 bin 527 olduğuna dikkat çekti. Göktaş, yüksek riskli vakalar için önemli bir müdahale aracı olan elektronik kelepçe uygulamasıyla bugüne kadar 6 binin üzerinde vakanın takip edildiğini, şu anda da 889 vakanın aktif olarak takipte olduğunu söyledi.
SÖZLEŞME MANİPÜLE EDİLDİ
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) milletvekillerinden Nilgün Ök, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkma nedenleri hakkında açıklama yaptı. Ök, “Biz İstanbul Sözleşmesi’nden kadınlara yönelik şiddetle mücadeledeki mücadelemizi hafifletmek adına çıkmadık. Bu sözleşme manipüle edildi” diye belirtti. Bu açıklama, sözleşmenin iptali üzerine yapılan tartışmalara yeni bir boyut kazandırdı. Kadınların şiddetle mücadelesinde devletin atacağı adımları vurgulayan AKP vekilleri, sözleşmenin yeniden düzenlenerek daha etkili hale geleceği görüşünü savundu.
Bakan Göktaş’ın konuşmasında KADES uygulamasının sağladığı avantajlar ve kadına karşı şiddetle mücadeledeki önemi üzerinde durulmasına ek olarak, İstanbul Sözleşmesi’nin içerdiği hükümlerin ve bunların uygulamadaki etkilerinin de sorgulanması gündeme geldi. Dört yıl önce hayata geçirilen KADES uygulaması, kadınların anında yardım alabilmesi ve şiddet durumlarını hızlı bir şekilde bildirebilmeleri için kritik bir öneme sahip olduğu vurgulandı. Bu uygulama sayesinde, kadınların güvenliğini sağlama noktasında devletin kararlılığı ifade edilmeye çalışıldı.
Sonuç olarak, TBMM Kadına Karşı Şiddet ve Ayrımcılık Araştırma Komisyonu’ndaki bu toplantı, kadına yönelik şiddetle mücadelede hayata geçirilen uygulamaların etkinliği ile birlikte, yürürlükten kaldırılan İstanbul Sözleşmesi’nin toplum üzerindeki etkilerine dair tartışmaları yeniden alevlendirmiş oldu. Bakan Göktaş’ın verdiği bilgiler ve AKP’li milletvekillerinin açıklamaları, hükümetin bu konudaki tutumunu ve kadınların güvenliği için atılan adımları merak eden kamuoyuna ışık tutmuştur.
