Kayseri’deki olayları değerlendirirken, daha önce Altındağ’da yaşananlar hafızalardaki tazeliğini korumaktadır. 2011 yılından bu yana Türkiye ve Kayseri üzerinde oluşan büyük politik, ekonomik, sosyal ve demografik yük, son olarak patlamaya dönüşmüştür. Zafer Partisi uzun süredir bu durumun olacağı konusunda uyarılarda bulunmuştur. Öfkenin yanlış yere yöneldiğini düşünenler ise sorunun kaynağının iktidar olduğunu belirtmektedir. Saldırıya sebep olan pedofili veya göç meseleleri değil, yıllardan bu yana birikmiş olan sorunlar ve son olarak ortaya çıkan olaylar bardağı taşıran damla olmuştur. Öfkeyi doğru yönlendirmenin ise halkın oy kullanarak tercihini göstermek olduğu ifade edilmektedir. Suriye’deki olaylar ile Türkiye arasında yeniden kurulacak ilişkilerin bazı grupları rahatsız ettiği düşünülmektedir.
Suriye’de yaşanan olayların sebebinin Kayseri’de yaşananlar olmadığı belirtilirken, esas sebebin Türkiye ve Esad arasında başlayan görüşmeler ve ticaret ilişkileri olduğu ifade edilmektedir. Hal böyleyken, içeride devam eden protestoların süreci daha da karmaşık hale getireceği uyarısında bulunulmaktadır. Özellikle provokasyon girişimlerine karşı dikkatli olunması ve halkın sükûnet içerisinde hareket etmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Suriye’nin kuzeyinde Türk ordusunun kontrolündeki bölgelerde yaşanan olayların sebebi olarak Türkiye’deki siyasi ilişkilerin düşünüldüğünü belirten uzmanlar, provokasyon yapan yabancı güçlerin de etkisinin olduğunu ifade etmektedir.
Olaylar karşısında AKP iktidarının zor durumda olduğu öne sürülmektedir. Erdoğan’ın sınırsız yetkileri bulunmasına rağmen ortakları nedeniyle rehin alınmış bir parti konumunda olduğu dile getirilmektedir. Erdoğan’ın geçmişte yaptığı stratejik hatalar ve Türk halkının bu durumların bedelini ödediği belirtilirken, AKP’nin yapması gerekenin parlamenter demokrasiye dönüş olduğu vurgulanmaktadır. Suriye politikalarının gözden geçirilmesi ve daha demokratik bir seçim sistemi olan milli bakiye sisteminin uygulanmasının gerekliliği üzerinde durulmaktadır.
Sığınmacı sorununun çözümüne ilişkin olarak, entegrasyonun mümkün olmadığı belirtilmektedir. Göç devam ettiği sürece milliyetçilik akımlarının yükseleceği ifade edilirken, Türkiye’nin sınırlarını korumasının önemine dikkat çekilmektedir. Aynı zamanda mayın döşeme ve diğer sınır güvenliği tedbirlerinin alınması gerektiği dile getirilerek, Türkiye’nin bu sorunla başa çıkabilmesi için büyük geri dönüş projesinin hayata geçirilmesi gerektiği belirtilmektedir. Avrupa’daki yükselen milliyetçilik akımlarının sebepleri üzerinde de durulurken, siyasetin şekillenmesi ve Türkiye’deki yerel seçim sonuçları ele alınmaktadır.
