“`html
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Türk dünyası bir bütün olarak Kıbrıs Türkünün yanında olmaya devam edecektir. Bu konudaki politikalarımızı sabırla sürdüreceğiz” dedi.
Ankara’da Norveçli mevkidaşı Espen Barth Eide ile düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Fidan, “Türk dünyası ile aramızı bozmak isteyenlerin manipülasyonları başarılı olmayacak” diye ifade etti.
Ayrıca, Türk Devletleri Teşkilatı’nın (TDT) üç önemli üyesi olan Kazakistan, Türkmenistan ve Özbekistan, Kıbrıs Cumhuriyeti ile diplomatik ilişki tesis edip büyükelçi atamışlardı. Bu durum, Kıbrıs sorunu konusundaki mevcut gerginliği artıran bir gelişme olarak değerlendirilmektedir.
Bu üç devlet, Avrupa Birliği (AB) ile 4 Nisan 2023’te gerçekleştirdikleri zirvede, yalnızca Türkiye’nin tanıdığı “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti”nin kurulmasını kınamış ve devletlere tanımama çağrısı yapan BM Güvenlik Konseyi’nin 541 ve 550 sayılı kararlarına bağlı kalacaklarını açıklamışlardı. Bu açıklama, Kıbrıs sorunu konusunda tamamen farklı pozisyonda olan Türkiye ve AB arasındaki çekişmeyi daha da derinleştirmiştir.
Türkiye ve Türk tarafının son dönemde güçlendirdiği “iki devletli çözüm” fikrinin zarar gördüğü de kaydedilmişti. Kuzey Kıbrıs lideri Ersin Tatar ise Türk devletlerinin “Rum tarafıyla ilişkileri” konusunda daha dikkatli olmaları gerektiğini ifade etti.
Tatar, bazı TDT üyelerinin AB ile gerçekleştirdikleri anlaşma ile ilgili olarak, “Türk devletleri, Rum tarafıyla ilişkilerine biraz daha dikkat etmeli” değerlendirmesinde bulundu. Bu durumda, Türk tarafının resmi politikalarının nasıl şekilleneceği merak konusudur.
Muhalefet partileri ise TDT üyelerinin Kıbrıs Cumhuriyeti’ne büyükelçi atamasını hükümetin Kıbrıs politikalarının iflası olarak nitelendirdiler. Bu bağlamda, Kıbrıs Cumhuriyeti’nde büyükelçilik açma kararını ilk olarak Kazakistan açıklamıştı. Ocak ayında bu yöndeki kararını ilan eden Kazakistan, Kıbrıs Cumhuriyeti ile karşılıklı büyükelçi atamasını gerçekleştirerek büyükelçilik binası açma konusunda da uzlaşma sağladı.
Özbekistan ise Kazakistan’dan bir ay önce, Aralık 2024’te İtalya’daki büyükelçisini Kıbrıs Cumhuriyeti’ne akredite büyükelçi olarak ilan etmişti. 1997 yılında Kıbrıs Cumhuriyeti ile diplomatik ilişki tesis eden Özbekistan, böylelikle ilk kez bu ülkeye büyükelçi atamış oldu.
Türkmenistan da İtalya Büyükelçisi’ni 31 Mart 2024 itibarıyla Kıbrıs Cumhuriyeti’ne akredite büyükelçi olarak atayarak bu yönde ilk adımını atmıştı. Tüm bu gelişmeler, Kıbrıs sorununun uluslararası yönlerinin yanı sıra Türk devletleri arasındaki ilişkilerin de ne denli önemli olduğunu bir kez daha gösteriyor.
Bu durum, hem Türk tarafı hem de uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmekte ve gelecekteki olası gelişmelerin ne yönde ilerleyeceği konusunda belirsizlik yaratmaktadır. Bu nedenle, Türk dünyası içerisinde Kıbrıs meselesi sürekli olarak tartışılmakta ve bu durum, sadece siyasi değil, aynı zamanda diplomatik ilişkilerde de derin sonuçlar doğurmaktadır.
Sonuç olarak, Hakan Fidan’ın ifadeleri ve Türk Devletleri Teşkilatı’nın artan diplomatik ilişkileri, Kıbrıs konusundaki tartışmaları derinleştirirken, Türkiye’nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin uluslararası arenada nasıl bir tutum alacağı merakla beklenmektedir. Bu gelişmelerin, Türk dünyası içerisindeki dayanışmayı göstereceği ya da mevcut sorunları
