İSTANBUL (İGFA) – İstanbul’da Üsküdar Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Program Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Kaman, kış aylarında tüketimi artan kış çaylarının kimler tarafından tercih edilmemesi gerektiğine dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
Kış çayları, özellikle soğuk algınlığı ve grip gibi hastalıkların belirtilerini hafifletmek amacıyla sıkça kullanılan bitkisel çaylar arasında yer almaktadır. Ancak Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Kaman, bazı sağlık sorunları olan bireyler için bu çayların sakıncalı olabileceğini belirtti. Mide ve sindirim sistemi rahatsızlıkları bulunan kişilerde, özellikle bazı bitkilerin aşırı tüketiminin mide tahrişine neden olabileceğini ifade etti. Ayrıca, asidik mide sorunları yaşayan bireylerde bu çayların yanma hissine yol açabileceği uyarısında bulundu. Örneğin, kış çayları içinde yer alan nane, mide ekşimesi ve asidik reflüyü tetikleyebilirken; kekik, bazı mide problemlerini kötüleştirebilmektedir. Mide ülseri veya gastrit gibi rahatsızlıkları olanların zencefilden de kaçınmalarını tavsiye etti.
Dr. Kaman, gebelikte bazı bitkilerin kullanılmasının düşük yapma riskini artırabileceğini vurguladı. Özellikle, mide bulantısını gidermek için yaygın olarak kullanılan zencefilin yüksek miktarlarda tüketilmesinin düşük riskini artırabileceği belirtilmiştir. Bunun yanı sıra, kanama sorunları yaşayan ve antikoagülan ilaç kullanan bireylerin zencefil, tarçın ve kekik gibi bitkilerin aşırı kullanımı sonucunda kanama bozuklukları ile karşılaşma riski taşıdığını belirtti. Bu bitkilerin kanın pıhtılaşma süreçlerini olumsuz yönde etkileyebileceği konusunda uyardı.
PAPATYANIN KULLANIMINDA DİKKATLİ OLUNMALI
Dr. Tuğba Kaman, yüksek tansiyona sahip bireylerin dikkatli olması gereken bir diğer bitkinin kekik olduğunu ifade etti. Kekik, tansiyon düşürücü ilaçlarla etkileşime girerek kan basıncını daha da düşürebilir. Aynı zamanda, şeker hastalığı olanların tarçın kullanımlarında dikkatli olmaları gerektiğini, çünkü tarçının antidiyabetik ilaçlarla etkileşime girerek kan şekerini aşırı düşürebileceğini belirtti. Yüksek miktarda tarçın tüketiminin karaciğer üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini de vurguladı.
Dr. Kaman, papatyanın antiviral, antiinflamatuar ve sakinleştirici özellikler taşıdığını ancak hormonları etkileyebilecek bileşenler içerebileceğini, bu nedenle hormona duyarlı kanser öyküsü bulunan bireylerin papatya kullanımlarında dikkatli olmaları gerektiğini ifade etti.
Ayrıca, kış aylarında soğuk algınlığına karşı sıklıkla kullanılan ekinezyanın bazı bireylerde alerjik reaksiyonlara veya yan etkilere neden olabileceğini de belirtti. Çiçek polenlerine duyarlı kişilerin ekinezyadan uzak durması gerektiğini vurgulayan Dr. Kaman, ıhlamurun da alerjik reaksiyonlara yol açabileceğini hatırlattı. Son olarak, pek çok bitkinin çocuklar üzerindeki etkilerinin yeterince araştırılmadığı ve bu nedenle çocuklar için bitkisel çayların kullanılmasında dikkat edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
