İYİ Parti, Türkiye’de köprü, otoyol ve tünel ücretlerine yapılan zamlarla ilgili bir grup önerisi sunmuş fakat bu öneri, AK Parti ve MHP milletvekillerinin oylarıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda reddedilmiştir. Önerinin gerekçelerini açıklaması için söz alan İYİ Parti Muğla Milletvekili Metin Ergun, iktidarın emeklilere, asgari ücretlilere ve memurlara enflasyon farkı verirken aşırı cimri davrandığını, buna karşın iş yandaş müteahhitlere ve hazine garantili projelere oldukça cömert davrandığını vurgulamıştır. Ergun, “İktidarın fahiş bir maliyetle yandaşlara yaptırdığı köprülerin geçiş ücretlerinin de fahiş olduğunu” belirtti.
Ergun, köprü, otoyol ve tünel ücretlerine yapılan zamların ekonomik ve sosyal etkilerinin incelenmesini ve enflasyonla mücadeleye uyumlu bir fiyatlandırma politikası geliştirilmesini talep eden grup önerilerinin reddedilmesinin sebeplerini de aktarmıştır. Özellikle, 13 Ocak 2025 itibarıyla köprü, otoyol ve tünel ücretlerine yüzde 44 oranında bir zam yapıldığını açıklamıştır. Bu durum, son bir yıl içerisinde gerçekleştirilen üçüncü zam olmuştur. Örneğin, Boğaziçi Köprüsü geçiş ücreti 47 liraya, Yavuz Sultan Selim Köprüsü 80 liraya, Osmangazi Köprüsü 795 liraya ve 1915 Çanakkale Köprüsü 790 liraya yükselmiştir. İstanbul’dan İzmir’e yapılan bir yolculukta köprü ve otoban ücretleri toplamda 1.965 lira tutmakta, buna yakıt maliyeti de eklenince toplam masraf 3 bin lirayı aşmakta, gidiş dönüş ise 6 bin lirayı geçmektedir.
Bir diğer örnek de Muğla’daki Göcek Tüneli’nde geçiş ücretinin son bir yıl içinde yüzde 400 artışla 60 liraya yükselmiş olmasıdır. Tüm bu zamlar sonucunda son bir yıl içinde Türk lirası bazında geçiş ücretlerindeki artış yüzde 213’e, döviz bazında ise yüzde 160’a ulaşmıştır. Bu artışların resmî enflasyon oranlarının çok üzerinde olduğu ifade edilmiştir ve bu durum halk üzerinde ciddi ekonomik bir yük oluşturmuştur.
Ayrıca, Türkiye’nin son yıllarda yüksek bir enflasyon yaşadığına dikkat çeken Ergun, bu enflasyonun temel kaynağının iktidarın ekonomik tercihleri olduğunu, fakat sanki bu durumu emekliler, memurlar ve asgari ücretlilerin yarattığı iması verildiğini vurgulamıştır. Emeklilere ve memurlara enflasyon farkı verirken ‘cimri davranan’ iktidar, yandaş müteahhitler ve şirketlere ise büyük bir cömertlik göstermektedir. Örneğin Osmangazi Köprüsü’nün yapım maliyetleri toplamda 2,8 milyar dolar olmasına karşın, yıllık gelir garantisi 14 milyar dolardır. Bu köprüde, aracın geçiş ücreti sözleşme gereği 57 dolardır; bunun 22 doları vatandaştan alınırken, kalan 35 doları hazine tarafından ödenmektedir. Ergun, bunun bilinçli ve kasti bir politika olduğunu belirterek, halkın bu yükü artık daha fazla taşımak için yeterli kaynağa sahip olmadığını ifade etmiştir.
“Köprü zammı demek; domatese, salatalığa, ekmeğe zam demektir”
Yeni Yol Partisi Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar da iktidarın maaşlara ve köprü ile otoyol ücretlerine yaptığı zamları karşılaştırarak, bu hizmetlerin maliyetinin halk üzerinde yarattığı etkilere dikkat çekmiştir. Avşar, “Vatandaşın cebinden bu hizmetler için ne kadar para çıkıyor?” sorusunu sorarak, yap-işlet-devret projelerinin maliyetinin halk için oldukça yüksek olduğunu ifade etmiştir. Son
