“`html
Bireysel krediler ve kredi kartlarında icraya düşüş oranı, Türkiye’de dikkat çekici bir artış göstermiştir. Ülke, ekonomisindeki zorluklarla başa çıkmaya çalışırken, vatandaşlar finansal kaynak olarak kredi kartlarına yönelmektedir. Ancak bu durum, aynı zamanda geri ödemenin zorlaştığı bir duruma da yol açmaktadır.
Türkiye’de artan enflasyon karşısında, maaşların her geçen gün eridiği bir ortamda, vatandaşlar sıkça kredi kartlarına başvurmaktadır. Ancak, kredi kartı harcamalarının geri ödenmesi neredeyse imkansız bir hale gelmiştir. Son veriler, yalnızca 10 ay içerisinde 30 milyar liranın üzerindeki kredi kartı borcunun icra takibine düştüğünü göstermektedir.
Ekonomim’den İbrahim Ekinci’nin haberine göre, bankaların bireysel kredi kartlarındaki icralık alacakların yüzde 65,2’si sadece son ay içinde takibe uğramıştır. Kurumsal kredi kartlarındaki icra oranı ise yüzde 49,9 olarak kaydedilmiştir. Bu veriler, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun (BDDK) raporlarından derlenmiştir.
Açıklanan rakamlar, takipteki alacakların önemli ölçüde arttığını ortaya koymaktadır. 5 Ocak ile 1 Kasım arasındaki dönemde, bireysel kredi kartlarında icralık olanların sayısının yüzde 65,2 oranında bir artış gösterdiği belirtilmiştir. Yıl başında 16 milyar liralık alacak, 1 Kasım itibariyle 46 milyar 133 milyon liraya kadar yükselmiştir. Toplam alacakların üçte ikisi, 2024 yılının ilk 10 ayında meydana gelmiştir.
İHTİYAÇ KREDİLERİNDE ARTIŞ
Öte yandan, bu yılın ilk 10 ayında tüketici kredileri ve bireysel kredi kartı bakiyesi konusunda yüzde 51,3 oranında bir artış kaydedilmiştir. Bu durum, borçlanmanın ne denli arttığını ve vatandaşların mali durumlarının ne kadar kritik hale geldiğini gözler önüne sermektedir. Kurumsal kredilerde de benzer bir karamsar tablo ortaya çıkmıştır; kurumsal kredilerin takibe düşüş oranı yüzde 49,9 olarak gerçekleşmiştir.
Tüketicilerin farklı alanlardaki kredi ürünlerine olan bağımlılığı da, geri ödemelerde büyük sıkıntılar yaratmaktadır. Taşıt kredilerinde takibe düşen kredilerin toplam içindeki oranı yüzde 37,5, konut kredilerinde ise yüzde 26,9 olarak belirlenmiştir. İhtiyaç kredilerinde bu oran yüzde 38,2 olarak kaydedilmiştir. Bu veriler, borçlanmanın artışının ve ekonomik sıkıntıların insanlar üzerindeki etkisinin büyüklüğünü gözler önüne sermektedir.
Ekonomik koşulların giderek zorlu hale geldiği Türkiye’de, vatandaşların kredi kartlarına ve kredilere olan bağımlılığı, gelecekte daha büyük sorunlara işaret etmektedir. Bu nedenle, finansman yönetiminde yeni stratejilerin ve çözümlerin belirlenmesi gerekiyor. Aksi takdirde, mevcut sorunların daha da derinleşmesi kaçınılmaz olacaktır.
“`