Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Mart 2022’de İstanbul’da hazırlanan anlaşmanın Rusya ve Ukrayna arasında müzakerelerin başlatılmasına temel teşkil edebileceğini belirtti. Peskov, gazetecilere yaptığı açıklamada gündemdeki konuları değerlendirdi. İstanbul’da gerçekleşen 2022 müzakerelerinde Rus ve Ukrayna heyetleri arasında anlaşmanın hazırlandığını hatırlatan Peskov, şu anda gerçekleşen değişiklikleri de göz önünde bulundurmak gerektiğini vurguladı. İki yıl içerisinde anayasaya Zaporijya ve Herson bölgelerinin eklenmesi gibi önemli gelişmelerin yaşandığını belirten Peskov, bu durumun yeni gerçekleri ortaya çıkardığını ifade etti. Aynı zamanda, İstanbul’daki anlaşmanın müzakerelerin başlatılmasına zemin oluşturabileceğini ekledi.
Peskov, 15-16 Haziran tarihlerinde İsviçre’nin ev sahipliğinde gerçekleşecek olan Ukrayna ile ilgili barış konferansına ilişkin de değerlendirmelerde bulundu. Peskov, Rusya’nın bu konferansa katılmaması durumunda düzenlenecek forumun rasyonel ve sonuç odaklı bir çözüm sunamayacağını belirtti.
Dmitriy Peskov’un açıklamaları, Rusya ve Ukrayna arasındaki ilişkilerin geleceği açısından önemli ipuçları vermektedir. İstanbul’da hazırlanan anlaşmanın müzakerelerin temelini oluşturabileceği belirtilirken, son iki yılda yaşanan gelişmelerin de dikkate alınması gerektiği vurgulanmıştır. Rusya’nın Ukrayna ile barış konferansına katılmama kararı, çözüm bulma sürecine olumsuz etki edebilir. Peskov’un ifadeleri, uluslararası arenada gerilimin arttığı bir dönemde, taraflar arasında dialogun önemine ve yapıcı müzakerelere duyulan ihtiyaca dikkat çekmektedir.
Özetle, Dmitriy Peskov’un açıklamaları, Rusya ve Ukrayna arasında yeniden müzakerelerin başlatılmasının önemine işaret etmektedir. İki ülke arasındaki ilişkilerin gelişimi açısından, geçmişte yapılan anlaşmaların ve son dönemde yaşanan değişikliklerin dikkate alınması gerektiği vurgulanmıştır. İsviçre’de gerçekleşecek olan barış konferansına katılımın gerekliliği ve taraflar arasında yapıcı bir dialogun önemi üzerinde durulmuştur. Sonuç olarak, Peskov’un açıklamaları, barış ve istikrarın sağlanması adına atılacak adımların önemini bir kez daha ortaya koymaktadır.
