Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, Brezilya’nın başkenti Brasilia’da gerçekleştirilen 10. G20 Parlamento Başkanları Zirvesi’ne (P20) katıldı. Zirve, Brezilya Temsilciler Meclisi Genel Kurul Salonu’nda yapıldı ve “Parlamentoların Açlık, Yoksulluk ve Eşitsizlikle Mücadeleye Katkısı” başlıklı oturumda Kurtulmuş, geleceğe yönelik alınacak köklü kararları tartışmak ve daha adil bir düzenin temellerini atmak amacıyla bir araya gelindiğini belirtti.
Kurtulmuş, Anadolu kültüründe “maruf” olarak bilinen ortak iyilik anlayışının, evrensel bir değer olarak yaygınlaştırılmasının adaletin tesis edilmesi adına sürekli bir hedef ve sorumluluk olduğunu vurguladı. Zirveye katılmanın, dünya genelindeki birçok gelişmenin ağır bir kriz olduğu bilgisinin bir ön kabulüyle derin bir anlam taşıdığını ifade eden Kurtulmuş, bu toplantıyı, geleceğin iyilik temeli üzerine inşa edileceği bir platform olarak değerlendirmeleri gerektiğine dikkat çekti. “Dünya, yoksulluk ve açlık başta olmak üzere eşitsizlik kaynaklı çeşitli sorunlarla mücadele etmektedir. Hem kendi ülkelerimizde hem de küresel ölçekte karşılaştığımız büyük zorluklar, insanlık olarak ortak bir sorumlulukla hareket etmemizi zorunlu hale getirmektedir,” dedi.
Kurtulmuş, açlık, yoksulluk ve eşitsizlik konularını ele alırken üç temel kavramı öne sürdü: adalet, refah ve dayanışma. Adaletin, gerçek barışın tesis edilmesi için birincil şart olduğunu belirten Kurtulmuş, dünyada hakim olan eşitsizliklerin, toplumlarda derin yaralar açtığını ifade etti. “Dünyanın sahipleri olmadığımızı, emanetçileri olduğumuzu bilerek hareket etmek zorundayız. Bu perspektifle hareket edenler, sürdürülebilir çözümler üretebilecek ve kalıcı barışı tesis edebileceklerdir,” dedi.
Birleşmiş Milletler (BM) kararlarının hayata geçirilmediği bir dünyada yaşandığını belirten Kurtulmuş, bu durumun küresel yönetişimin zayıflığını ortaya koyduğunu söyledi. “Adil bir zemin yoksa kalıcı barışın sağlanabileceğini kimse düşünemez. Barış sağlanmadıkça, hiçbir ülke huzurlu bir yaşam sürdüremez,” şeklinde konuştu. İstikrarsızlıkların çatışma bölgeleriyle sınırlı kalmayıp diğer coğrafyalara da yayıldığını belirten Kurtulmuş, Gazze, Ukrayna, Etiyopya, Sudan ve Yemen gibi bölgelere dikkat çekti. Bu bölgelerdeki krizlerin yalnızca yerel sorunlar değil, tüm dünyanın ortak problemleri olduğunu ifade etti.
Kurtulmuş, “Dünyanın neresinde olursa olsun gerçekleşen haksızlıklar, insanlığın ortak vicdanını derinden yaralamaktadır,” dedi. Uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletler kararlarının uygulanmamasının, Filistin topraklarında ve Gazze’de bir devlet terörüne dönüşerek kadınlar ve çocukların yaşamlarını tehdit ettiğini vurguladı. “İsrail hükümetinin BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’i istenmeyen adam ilan etmesi, UNIFIL ve UNRWA gibi kuruluşlara karşı saldırıları, Birleşmiş Milletler’in işlevinin sorgulanmasını zorunlu kılmaktadır,” şeklinde ifade etti. Bu durumun, Güney Afrika’nın apartheid dönemi boyunca Birleşmiş Milletler tarafından maruz kaldığı uygulamalara benzerlik gösterdiğini de belirtti. Kurtulmuş, artık İsrail’in Birleşmiş Milletler üyeliğinin askıya alınmasının tartışılma zamanının geldiğini ifade etti.
Kurtulmuş, “Adalet, hakkaniyet ve barış temelinde bir dünyanın kurulabilmesi için ortak iyi etrafında buluşmanın, dünya parlamentolarının sorumluluğu olduğunu” sözlerine ekleyerek, toplantının sonuçlarının insanlık için hayırlı olmasını diledi.