Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, geçtiğimiz günlerde katıldığı AKP Batman Merkez İlçe 8. Olağan Kongresi‘nde dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Tekin, geçmişte uygulanan laiklik anlayışını eleştirerek, “Sizin anladığınız laiklik şu; 1940’lı yılları hatırlayın. Camilerin kapısına kilit vurmak, camileri ahıra çevirmek, vatandaşın Kuranı öğrenmesini yasaklamak. Siz bunları laikliğin gereği olarak yaptınız” ifadelerini kullandı. Bu noktada Tekin, kendisinin laiklik anlayışının daha evrensel bir boyutta olduğunu belirterek, “Laiklikten, bütün vatandaşların hangi dine inanırlarsa inansınlar; dini inanç ve ibadet hürriyetlerinin devlet garantisi altına alınmasını anlıyorum” dedi.
Bakan Tekin’in bu açıklamaları, Türkiye’deki laiklik kavramına dair tartışmaları yeniden alevlendirmiş durumda. Tekin, “Sen Türkiye’ye özgü, kendi icat ettiğin bir laiklik kavramını bana dayatıyorsun” diyerek, karşısındaki anlayışın spekülatif olduğunu vurgulayarak bağlamı genişletti.
Bu açıklamalara destek verdiği görülen Hüdapar Genel Başkan Yardımcısı Serkan Ramanlı, Tekin’in görüşlerini daha da ileri götürdü. Ramanlı, TBMM’de yaptığı basın toplantısında, “Bakan eksik söylemiş fazla söylememiş” diyerek, Tekin’in eleştirilerini destekledi ve “Tek parti döneminin ve vesayet dönemlerinin uygulamaları kapsamında söylenecek o kadar çok şey var ki” dedi. Ramanlı, bu dönemde yaşanan ciddi mağduriyetlere dikkat çekerek, geçmişin daha doğru bir şekilde anlaşılması gerektiğini belirtti.
Ramanlı, sözlerine şöyle devam etti: “Sabaha kadar konuşsak bunların sadece listelenmesine muvaffak olabiliriz. Maalesef CHP ve tek parti dönemlerine ait zihniyet sebebiyle çok ciddi mağduriyetler yaşandı. Temel hak ve özgürlükler anlamında ciddi eksiklikler yaşandı. O tarihler geldi geçti. Biz her birimiz bu ülkede yaşıyoruz. Her birimizin ayrı siyasi görüşü var. Ancak, tarihi kavgalar ile değil, ibret almak için okumalıyız. Geçmişte yapılanları yok sayarak bir yere varamayız.”
Ramanlı, mevcut olayların tarihi bağlamından dışlanmasının yanı sıra tarih yazımına da dikkat çekti. George Orwell‘in 1984 eserini anarak, CHP’nin geçmişte meydana gelen olayları kendi çıkarları doğrultusunda değiştirmeye çalıştığına inanıyor. “Yıllarca tarihi gizleyip yeni bir tarih yazmaya gayret gösterdiler ama buna muvaffak olamadılar. Kendi uydurdukları tarihe inanıyor olabilirler” şeklinde eleştirilerini sürdürdü.
Son olarak, 28 Şubat kararları gibi olaylar üzerinden çok fazla zaman geçmediğinin altını çizen Ramanlı, “Hadi diyelim ki tek parti döneminde bugünkü gibi iletişim kanalları yoktu fakat bu, yaşananları örtbas edemez. Açın arşivleri, internette tüm o tek parti zihniyetinin vesayet organlarıyla bu ülkeye yaşattıklarını görün” diyerek geçmişin bilinmesi gerektiği konusunda ısrarcı oldu.