ABD’de, 1858 yılında Rowland Hussey Macy tarafından temelleri atılan Macy’s mağaza zinciri, son yıllarda karşılaştığı zorluklar sonucunda önemli bir dönüşüm sürecine girmiştir. Şirket, 2022 yılında yapmış olduğu açıklamada, düşük performans gösteren toplamda 150 mağazayı, 2026 yılına kadar kapatma kararı aldığını ifade etmiştir. Bu durum, Macy’s’in sektördeki rekabetin artması ve değişen tüketici alışkanlıkları karşısında daha etkin bir şekilde operasyonlarını yönetme çabalarının bir parçası olarak değerlendirilmiştir.
350 MAĞAZAYA DÜŞÜRECEKLER
Macy’s, mevcut mağaza sayısını 850’den 350’ye düşürmeyi hedeflemektedir. Bu bağlamda, özellikle son bir yıl içerisinde 66 mağazanın kapatıldığı bilgisi kamuoyuyla paylaşılmıştır. Şirketin bu stratejik kararı, sadece maliyetleri düşürmekle kalmayıp, aynı zamanda daha verimli ve müşterilere daha yakın noktada hizmet verebilecek olan belirli mağazalara yatırım yapma amacı taşımaktadır. Yeni strateji, kaynakların daha verimli kullanılmasını ve müşteri beklentilerinin karşılanmasını sağlamaya yönelik bir adım olarak görünmektedir.
‘MAĞAZA KAPATMAK KOLAY DEĞİL’
Macy’s CEO’su Tony Spring, mağaza kapatmanın kolay bir süreç olmadığını dile getirmiştir. Spring, özellikle bu gibi kararların derin düşünceler ve analizler sonucunda alındığını belirtmiştir. Şirketin daha az ama daha etkili mağazalarla devam etmesinin önemli olduğunun altını çizen CEO, verimsiz noktaların kapatılmamasının uzun vadede daha büyük mali zararlar getirebileceği konusunda uyarılarda bulunmuştur. Verimsiz mağazaların kapatılması, aynı zamanda şirketin genel işleyişini de geliştirmeyi hedeflemektedir.
‘ŞİRKET YÜZDE 15 DEĞER KAYBETTİ’
Bu mağaza kapatma stratejisinin, Macy’s’in düşen satış rakamlarını ve hisse senedindeki değer kaybını tersine çevirmeyi amaçladığı ifade edilmektedir. Ancak, Macy’s’in hisse senetleri, bu kararların duyurulmasından sonra yaklaşık %15’lik bir değer kaybı yaşamıştır. Yatırımcılar, şirketin gelecek stratejilerini sorgulamakta ve mevcut durumun iyileştirilmesi için yeni adımlar atılması gerektiğinin altını çizmektedir. Ayrıca, Macy’s’in sahip olduğu değerli gayrimenkullerin, hisse senedinin çekiciliğini artırmadığına dair eleştiriler de gelmektedir. Hisse senedi performansının yeniden yükselmesi için daha sağlam bir strateji delinebilmesi gerektiği vurgulanmaktadır.
Genel olarak, Macy’s’in yaptığı bu dönüşüm hamleleri, perakende sektöründeki değişimlere hızla adapte olma çabalarının bir sonucudur. Hem yerel hem de uluslararası alanda rekabetin giderek arttığı bir dönemde, şirketlerin yenilikçi çözümler ve stratejiler geliştirmesi elzem hale gelmiştir. Tüketici alışkanlıklarındaki değişmelerin ve teknoloji ile dijital dönüşümün öneminin arttığı gözetildiğinde, Macy’s gibi köklü bir markanın bu süreçten nasıl etkileneceği ve gelecekte nasıl bir yol haritası izleyeceği büyük bir merak konusu olmuştur.
Bununla birlikte, Macy’s’in bu süreçte karşılaştığı zorluklar, sadece şirketin kendisi için değil, genel perakende sektörü için de önemli dersler içermektedir. Başarılı olmak için sürekli olarak yenilik yapmanın gerekliliği, verimli çalışma modellerinin geliştirilmesi ve müşteri memnuniyetinin en öncelikli hedef haline getirilmesi, günümüzün rekabetçi piyasa koşullarında başarının anahtarları olarak ön plana çıkmaktadır. Bunun yanı sıra, yatırımcıların doğrudan etkilenmesi ve hisse senedi performanslarının yükseltilmesi amacıyla yapılacak ad
