İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, 19 Eylül 2023 tarihinde cezaevinde sağlık sorunları yaşamış ve bu durumu sonrası ambulans ile hastaneye sevk edilmiştir. Avukatı Erkam Erdem, Polat’ın rahatsızlandığını ve cezaevinden hastaneye sevkinin acil bir durum olup olmadığını bilmediğini belirtmiştir. Polat’ın durumu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik başlatılan “Kent Uzlaşısı” operasyonu bağlamında dikkat çekici bir gelişme olarak öne çıkmaktadır.
Mahir Polat, cezaevindeyken kötüleşmesi üzerine hastaneye sevk edilmiş, daha sonra sağlık kontrolünün ardından tekrar koğuşuna dönmüştü. Ancak avukatı, Polat’ın hastaneye sevkinin bir sağlık problemi nedeniyle gerçekleşmediğinden umutlu olduğunu ifade etmiştir. Avukat Erdem, Polat’ın cezaevinde olmadığını ve ambulansla hastaneye götürüldüğünü öğrenince kaygılandığını, ancak beklenen sevkin acil bir durum olmayacağını umduğunu dile getirmiştir. Erdem’in sosyal medya paylaşımlarında, Polat’ın son durumu hakkında daha fazla bilgiye ihtiyaç duyulduğu vurgulanmıştır.
Öte yandan, Mahir Polat’ın hastaneye sevk talebi, savcılık tarafından kabul edilmiştir. Bu durum, Polat’ın cezaevinde sağlık sorunları yaşadığı anlamına gelmektedir. Avukat Erkam Erdem, 10. Sulh Ceza Hakimliği’ne itirazda bulunduklarını belirtmiş, bu süreçte Polat’ın haklarının korunması için mücadele edeceklerini ifade etmiştir.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne Yönelik Operasyonlar
“Kent Uzlaşısı” operasyonu çerçevesinde gözaltına alınan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 19 Mart 2023 tarihinde tutuklanmış, bu tutuklama İstanbul’daki siyasi atmosferi oldukça etkilemiştir. İmamoğlu, “yolsuzluk” suçlaması ile Silivri Cezaevi’ne gönderilmiş ve İçişleri Bakanlığı kararıyla İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılmıştır. Tutuklanma gerekçeleri arasında “ihaleye fesat karıştırma”, “kişisel verileri kaydetme”, “rüşvet” ve “örgüt kurma” suçlamaları sıralanmaktadır.
İmamoğlu’nun durumu ile birlikte, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan 48 kişi de yapılan soruşturma sonucu tutuklanmıştır. İmamoğlu’nun ifadesinde, siyasi müdahalelere dikkat çekmiş ve kendi malvarlığını savunmuştur. “Benim mal varlığım bir yüzükle yola çıkılan uydurma siyasi yaşam hikâyelerine benzemez!” diyerek yanındaki suçlamalara karşı duruşunu net bir şekilde ifade etmiştir.
İmamoğlu’na Yönelik Suçlamalar ve Cevapları
İmamoğlu’nun ifadesi, savcılığın delil olarak öne sürdüğü Yüksek Seçim Kurulu (YSK) onaylı belediye meclis üyelerinin görevine ve geçmişteki uygulamalarına dalalet etmektedir. Savcılık, İmamoğlu’nun “terör” suçuna iştirak ettiğini iddia ederken, önceki yöneticilerin geçmişteki uygulamalarını örnek göstermiştir. İmamoğlu da bu suçlamalar karşısında “Benim bir terör bağlantım yok, bu bir pusu stratejisidir” söylemiyle savunma yapmıştır.
İmamoğlu’nun ifadesinde ayrıca, “Örgüt liderliği” suçlamasının yalnızca kendisine değil, geçmişteki uygulamalara ve diğer yöneticilere de yansıdığına vurgu yapmıştır. Bunun yanında, “Örgüt temellerinin Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminde atıldığı” şeklindeki suçlamaların ardında yatan siyasi motivasyonları da sorgulamaktadır.
Son gelişmelerle birlikte, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yargı süreci ve tutuksuz yargılanma talebi, Türkiye genelinde önemli bir tartışma konusu olmayı sürdürmektedir. Öz