Bugün, Kılıçdaroğlu, 46 yıl önce gerçekleştirilen Maraş Katliamı’nın hatırasını anarak, bu acının hâlâ derinlerde hissedildiğini vurguladı. 1978 yılında meydana gelen bu olay, Türkiye tarihinin en acı ve kanlı dönemlerinden biri olarak kabul ediliyor. Kılıçdaroğlu, kaybedilen vatandaşlarımızı rahmetle andığını ifade ederken, bu tarz traşların bir daha yaşanmaması için duyulan arzuyu dile getirdi. Maraş Katliamı, dönemin siyasi atmosferinde yaşanan milliyetçi ve dinci çatışmaların bir sonucu olarak ortaya çıkmış ve sonuçları uzun yıllar boyunca etkisini sürdürmüştür.
“BARIŞ İÇİN KARARLI OLMALIYIZ”
Kılıçdaroğlu, mesajında şu sözlere yer verdi: “46 yıl önce bugün, Maraş Katliamı’nda yitirdiğimiz vatandaşlarımızın acısını ilk günkü gibi içimizde hissediyoruz.” Bu ifadeyle, olayın üzerinden geçen zamanın acıyı azaltmadığını, aksine bu durumu unutmamak gerektiğini vurguladı. Emperyalist güçlerin çeşitli manipülasyonları ve iç işbirlikçileri aracılığıyla, toplumda kin ve nefret duygularını beslemeye yönelik bir çaba içinde olduklarını belirtti. Kılıçdaroğlu, bu yaşanan olayların bir daha yaşanmaması için toplumun barış ve dayanışma içinde bir arada durması gerektiğini savundu.
Kılıçdaroğlu, geçmişte yaşanan kötü deneyimlerden ders alarak daha aydınlık ve saygılı bir geleceği inşa etmenin önemine dikkat çekti. Kendisi, farklılıklara saygı duymanın ve sevgi üzerine kurulu ilişkileri geliştirmenin altını çizerken, “Farklılıklarımıza saygı duyacağımız ve birbirimizi daha çok seveceğimiz güzel günleri görme umuduyla…” diyerek umut dolu bir mesaj verdi. Bu, sadece Maraş Katliamı’nın anması için değil, tüm toplum için bir iyileşme ve barış sürecinin tetiklenmesi adına önemli bir çağrıdır.
Böylesi anmalarda, Kılıçdaroğlu’nun vurguladığı gibi, geçmişin karanlık sayfalarını unutmamak ve bu acılardan ders almak, toplumsal hafızanın bir parçası olarak önemini korumaktadır. Geçmişte yaşanan acılar, demokratik bir toplum oluşturmanın ve her bireyin eşit haklara sahip olmasının gerekliliğini ortaya koymaktadır. Türkiye’deki toplumsal barışın sağlanması için bu tür önemli anmalar ve mesajlar büyük bir rol oynamaktadır. Kartel edilen kin ve nefretin üstesinden gelmek, ancak geçmişe dair acıların tanınması ve sahiplenilmesiyle mümkündür.
Sonuç olarak, Kılıçdaroğlu’nun mesajı, Maraş Katliamı’nın yıl dönümünde sadece geçmişin acısını hatırlamakla kalmayıp, aynı zamanda daha barışçıl ve sevgi dolu bir toplum inşası için atılması gereken adımların altını çizen önemli bir hatırlatmadır. Bu, Türkiye’nin geçmişine sahip çıkarak, geleceğini daha aydınlık kılma adına bir adım olma niteliği taşıyor.
