Marmara Denizi’ndeki müsilaj (deniz salyası) sorunu yeniden gündeme gelmişken, Tekirdağ’daki balıkçılar bu durumdan ciddi zararlar gördüklerini ifade ediyorlar. Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi’nden (NKÜ) Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, müsilaj sorununun arkasındaki en büyük nedenlerin başında denize deşarjlarla bırakılan azot ve fosfor olduğunu belirtiyor. Prof. Dr. Tecer, “Bu azot ve fosfor yükünü Marmara Denizi’nden çekmediğimiz sürece, müsilaj problemleriyle zaman zaman karşı karşıya kalmaya devam edeceğiz” şeklinde uyarılarda bulunuyor.
Ağlara Zarar Veriyor
Balıkçı Mehmet Ali Tuncer, “Müsilaj denilen olgu ile karşı karşıyayız. Ağlarımız bu yüzden balığa çıkamıyoruz. Tekneyi sıkıştırıyor; vinç konusunda da sıkıntılar yaşıyoruz. Ağlar ağırlaşmış durumda ve bu yüzden çekemiyoruz. Müsilaj, denizin içindeki canlıları, hatta yosunları bile etkiliyor. Bu durum 2 yıl önce de meydana gelmişti; bu sefer ise kaybettiklerimiz daha büyük” diyerek, durumun ciddiyetini vurguluyor.
Marmara Denizi Bitmiş Durumda
70 yıldır balıkçılık yapan Aydın Şengül, “Bu sene ile birlikte ikinci kez müsilajla karşı karşıya kaldık. Müsilaj ağlarımızı yırtıyor ve bu sebeple balık Marmara’ya girmedi, Karadeniz’de kaldı. Palamut ve lüfer gibi balıkların sürekli Karadeniz’de kalmasından kaynaklı, Marmara Denizi adeta bitmiş durumda. 3 aydır balığa çıkamıyoruz” diyerek, balıkçıların yaşadığı sıkıntıları dile getiriyor.
Müsilajdan Dolayı Verim Yok
45 yıllık balıkçı Cezmi Koç ise durumu, “Balığa çıkıyoruz ama ağların durumu ortada. Müsilaj yüzünden verim alamıyoruz; çünkü ağlarımızın gözenekleri kapandı ve balık tutmakta zorlanıyoruz. Halimizi gördüğünüz gibi, devletin durum için bir çare bulması gerekiyor. Müsilajın bir an önce temizlenmesini talep ediyoruz” şeklinde ifade ediyor.
Müsilajı Oluşturan Üç Temel Sebep
NKÜ Çorlu Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, 2021 yılında Marmara Denizi’nde görülen müsilaj sorunlarının henüz sona ermediğini belirtiyor. Müsilajın denizin derinliklerinden yüzeye doğru çıkma eğiliminde olduğunu vurgulayan Tecer, “Müsilajı oluşturan üç temel sebep var; bunlardan ilki iklim değişikliğine bağlı olarak deniz suyu sıcaklığının artması, ikincisi akıntının yavaşlaması ve üçüncüsü de Marmara Denizi’ne yapılan deşarjlardır” ifadelerini kullanıyor. Ayrıca, Marmara Denizi’ndeki deniz suyu sıcaklığının son 50 yılda 2.5 sıcaklık derecesi arttığını belirtiyor.
İleri Biyolojik Arıtma Tesisleri Kurulmalı
Prof. Dr. Tecer, “Marmara Denizi’nin kıyısında 25 milyon insan yaşıyor ve günlük olarak bu denize 8 milyon metreküp atık su deşarj ediliyor. Bu durum, deniz suyu sıcaklığını artıran unsurlar arasında yer alıyor. Atık sulardaki azot ve fosforun ortadan kaldırılması, yalnızca ileri biyolojik arıtma tesislerinin kurulmasıyla mümkün. İstanbul ve çevresindeki birçok kanalizasyon sisteminin ve endüstriyel atıkların ileri biyolojik arıtma yapılmadığı görülüyor” diyerek, müsilaj problemine köklü bir