Muğla’nın gözde turistik ilçesi Marmaris, 2024 yılının Aralık ayının başında iki gündür süren sağanak yağışlar nedeniyle büyük bir felaketle karşı karşıya kaldı. Bu yoğun yağışlar neticesinde dağlardan akan sel suları, şehir merkezindeki caddeleri adeta birer göle dönüştürdü. Yağışların oluşturduğu bu olumsuz manzara, hem yerel halk hem de bölgeye gelen turistler için büyük bir sorun haline geldi.
Yağmurun ilk gününden itibaren, Marmaris Belediyesi’nin çeşitli birimleri harekete geçti. Özellikle Temizlik, Fen İşleri, Zabıta, Park Bahçeler ve Destek Hizmetleri müdürlüğü personeli, olay yerinde titiz bir çalışma yürütmekteydi. Tıkanan mazgalların açılması için gereken önlemleri almak üzere sahada aktif olarak görev yapan ekipler, suyun daha düzgün bir şekilde akmasını sağlamak amacıyla yoğun çaba sarf etti. Ayrıca, yol çökmesi ve ağaç devrilmesine neden olan acil durumlar için de hızlı bir müdahale gerçekleştirildi. Bu tür olaylar, Marmaris’in alt yapısının ne ölçüde etkilendiğini gözler önüne serdi.
Görev başındaki belediye personeli, beline kadar suya girerek tıkanan kanalları temizlemeye çalıştı. Bu durum, Marmaris’te ilginç ve bir o kadar da zorlayıcı görüntülerin ortaya çıkmasına neden oldu. Sakin bir yaşam sürdüren vatandaşlar, bir anda su baskınları ve sel tehdidiyle karşı karşıya kaldılar. Ekiplerin, yaşanan bu felaket durumunu yönetme çabaları, toplumun dayanıklılığını ve birlikteliğini gözler önüne serdi.
Bu tür felaketler, Marmaris’in turizm açısından ne denli önemli olduğunu gösteriyor. Özellikle yaz aylarında yoğun şekilde ziyaretçi akınına uğrayan bu bölge, doğal güzelliklerinin yanı sıra sunduğu tatil olanaklarıyla da biliniyor. Ancak iklim değişikliği ve aşırı hava olayları, bu tür yerlerdeki altyapının yetersizliğini ortaya çıkararak büyük tehditler oluşturabiliyor. Bu nedenle, Marmaris başta olmak üzere birçok turistik alanın, altyapısını güçlendirme ve doğal afetlere karşı hazırlıklı olma konusunda daha fazla adım atması gerektiği düşünülmektedir.
Yaşanan bu olay, yerel yönetimlerin ve halkın, olası felaket senaryolarına karşı nasıl bir hazırlık içinde olması gerektiğini de düşünmeyi gerektiriyor. Marmaris’teki bu sağanak yağışlar ve sonrasındaki sel baskınları, sadece bir bölgenin değil, aynı zamanda gelecekteki hava olayları karşısında tüm ülkelerin nasıl bir yaklaşım içerisinde olması gerektiği konusunda da bir ders niteliği taşıyor. Bu tür olaylarla başa çıkabilmek için, hem altyapı geliştirme faaliyetleri hem de halkın eğitimi büyük önem arz etmektedir.