Mektupta, Merkez Bankası’nın 2023 yılı enflasyonunu ele aldığı ve dezenflasyon sürecinde para ve maliye politikalarının eş güdümünün önemini vurguladığı belirtildi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e gönderilen mektupta, enflasyon hedefinin tutturulamaması durumunda alınması gereken önlemler ve nedenler detaylı bir şekilde açıklandı. 2023 yılında enflasyon üzerinde etkili olan unsurlar ve para politikasının sıkı duruşunun önemi vurgulandı.
Mektupta aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşunun devam edeceği ifade edildi. Enflasyon görünümünde bozulma olması durumunda ise para politikası duruşunun sıkılaştırılacağı belirtildi. Merkez Bankası’nın 2023 yılı sonunda enflasyonun orta noktaya yakın gerçekleştiği ve dezenflasyonun 2024 yılının ikinci yarısında tesis edilmesi öngörüldü.
2023 yılının ilk yarısında enflasyonun yüzde 38,2 olarak gerçekleştiği ve parasal koşullardaki artışların, talepteki güçlü seyrin enflasyon üzerinde etkili olduğu belirtildi. Ayrıca, döviz kurundaki artışın, vergi ayarlamaların ve enerji fiyatlarındaki değişikliklerin enflasyon dinamiklerini etkilediği ifade edildi. Söz konusu faktörlerin enflasyonun ikinci yarıda artmasına zemin oluşturduğu belirtildi.
2023 yılının son çeyreğinde, parasal sıkılaştırmanın etkisiyle enflasyonun kademeli olarak arttığı ve fiyatlama davranışlarında olumlu yönde gelişmeler olduğu açıklandı. Enflasyonun ana eğiliminin düşüş kaydettiği ve fiyat istikrarının sağlanması için parasal politikanın kararlı bir şekilde sürdürüleceği vurgulandı.
Mektupta ayrıca, TCMB’nin gelecek dönemdeki enflasyon tahminleri, Orta Vadeli Program (OVP) varsayımları doğrultusunda şekillendiği ve enflasyonla mücadelede kritik rol oynadığı belirtildi. Par mon işbirliğinin önemi ve etkin bir para politikasının enflasyon hedefine ulaşılmasında önemli olduğu vurgulandı. 2024 yılı sonuna kadar enflasyonun düşerek yüzde 36, 2025 yılında yüzde 14 ve 2026 yılında yüzde 9 seviyesine gerileyerek istikrar kazanacağı öngörüldü. Hizmet enflasyonundaki katılık, enflasyon beklentileri, jeopolitik riskler ve gıda fiyatları gibi unsurların enflasyon üzerindeki riskleri canlı tuttuğu belirtildi.
