Akdeniz Belediyesi’nin Demokratik Emek Partisi (DEM) üyesi Başkanı Hoşyar Sarıyıldız ve Başkan Yardımcısı Nuriye Aslan, 10 Ocak 2025 tarihinde gözaltına alındı. Gözaltına alınan diğer isimler arasında belediye meclis üyeleri Yakup Danış, Özgür Çağlar, Hikmet Bakırhan ve Neslihan Oruç da bulunuyor. Gözaltı işlemleri, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen bir soruşturma çerçevesinde gerçekleştirildi. Bu olay üzerine DEM Partisi Mersin Milletvekili Ali Bozan, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Mersin’in huzurunun kayyımlar tarafından bozulmaya çalışıldığını, bu irade gaspı girişiminin kabul edilemeyeceğini dile getirdi. Bozan, Mersin halkını Akdeniz Belediyesi’ne yapılan saldırıya karşı iradesini korumaya davet etti.
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma sonucunda, gözaltına alınan kişilerin “Terör Örgütü Propagandası Yapmak, Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma, Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanuna Aykırılık ve 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa Muhalefet” suçlarından sorgulanacağı ifade edildi. Gözaltı işlemleri sırasında Akdeniz Belediye binası çevresinde TOMA (Tactical Vehicle) araçları ve çevik kuvvet ekipleri tarafından güvenlik önlemleri alındığı bildirildi. Gözaltıların ardından, belediyeye kayyum atanması bekleniyor.
DEM Parti’den Açıklama
DEM Parti Genel Merkezi, gözaltılara ilişkin bir açıklama yaptı. Açıklamada, “AKP iktidarı halk iradesine karşı darbeci pratiklerinden vazgeçmiyor.” denilerek, Akdeniz Belediyesi’nde yaşananların geçmişteki benzer olgularla örtüştüğü ifade edildi. Gözaltıların ve kayyum uygulamalarının, iktidarın halk iradesine karşı yürüttüğü bir darbe girişimi olarak değerlendirildiği belirtilirken, “Halkın iradesini savunmaya devam edeceğiz.” ifadesine yer verildi. Bu noktada halkın iradesine tahammül edemeyen bir iktidarın, bu tür uygulamalarla halkın gücünü kırmaya çalıştığı vurgulandı.
Kayyum Uygulamaları
Akdeniz Belediyesi’nde gerçekleşen kayyum atama süreci, daha önce Türkiye’nin farklı bölgelerinde de örneklerine rastlanan bir uygulama. Örneğin, Hakkari Belediyesi’nde 4 Haziran 2024 tarihinde Belediye Başkanı Mehmet Sıddık Akış görevden alınarak kayyum atanmıştı. İstanbul’un Esenyurt Belediyesi’nde de benzer şekilde, 31 Ekim 2024 tarihinde Belediye Başkanı Ahmet Özer görevden alındı ve 1 Kasım 2024 tarihinde kayyum atanmıştı. Mardin Büyükşehir Belediyesi’nde 4 Kasım 2024 günü Belediye Başkanı Ahmet Türk görevden alınarak kayyum atandı. Batman Belediyesi’nde de 4 Kasım 2024’te Başkan Gülistan Sönük görevden alınmıştı. Şanlıurfa Halfeti Belediyesi ve Tunceli Belediyesi’nde de benzer uygulamalar yaşandı. Tunceli Ovacık Belediyesi ve Van Bahçesaray Belediyesi’nden de kayyum atananlar oldu. Bu tür uygulamalar, Türkiye’de yerel yönetimlerin merkezi hükümet tarafından kontrolü altına alınma çabası olarak değerlendiriliyor.
Siyasi gözaltı operasyonları ve kayyum uygulamaları, özellikle DEM Partisi gibi muhalefet partileri için büyük bir sorun oluşturmakta. Bu olay, Türkiye’de demokrasi ve halk iradesinin nasıl etkilendiğine dair ciddi tartışmalara yol açmakta. Siyasi muhafazakar bir anlayışın, çeşitli yollarla muhalefeti baskı altında tutma çabası, yerel yönetimlerin işleyişi üzerinde ciddi etkiler yaratıyor. Bu süreçte demokratik hakların korunması ve halkın iradesinin savunulması önem kazanıyor. Mersin’de yaşanan bu gelişmeler, Türkiye’nin genelinde benzer uygul