Cumhurbaşkanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası ile Türkiye’deki bazı üniversitelerin rektörlük görevlerinde değişiklikler gerçekleştirildi. Bu değişikliklerin ardından, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) milletvekili Sermet Atay, Gaziantep Üniversitesi’nin önceki rektörüne yönelik sert eleştirilerde bulundu.
Sermet Atay, Gaziantep Üniversitesi’ne atanan yeni rektör Prof. Dr. Mesut Sait Doğan’ı tebrik ederek, “Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Gaziantep Üniversitesi’ne Rektör olarak atanan Prof. Dr. Mesut Sait Doğan hocamız, memleketimizin evladıdır. Yeni göreviniz hayırlı olsun.” şeklinde konuştu. Atay, bu atamanın gerçekleşmesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanına ve emeği geçen herkese teşekkür etti.
“AZICIK ONUR VARSA…”
Ancak Atay, özellikle önceki rektör Süleyman Oğuz’un yönetimi döneminde yaşanan olumsuzlukları vurgulayarak oldukça sert ifadeler kullandı. “Üniversitemize 4 kayıp yıl yaşatan sağır efendi ve ekibine, bir şehir evladı olarak hakkımı helal etmiyorum.” diyerek, önceki yönetimi hedef aldı. Sermet Atay, önceki yönetim ekibinin onurlu bir duruş göstererek görevlerinden istifa etmeleri gerektiğini belirtti. “Bu şahsın ekibinde azıcık onur varsa, bulundukları görevden istifa eder ve yeni gelen ekibe kolaylık sağlar.” ifadeleriyle, eleştirisini daha da derinleştirdi.
“YOLUNUZ AÇIK OLMASIN”
Sermet Atay, önceki yönetimin şehrin ve üniversitenin gelişimine olan olumsuz etkilerinin asla unutulmayacağını vurgulayarak, “Şehir ve üniversite sizin yaptığınız kötülüğü hiçbir zaman unutmayacak! Yolunuz açık olmasın!” dedi. Son olarak, sözlerini, “Sizi Allah’a havale ediyoruz. Teneke ve ekibi.” şeklinde tamamladı. Bu açıklamalar, Gaziantep Üniversitesi ve önceki yönetiminin performansına yönelik büyük bir tepkiyi yansıtmakta.
Bu olay, Türkiye’deki üniversitelerdeki yönetim değişikliklerinin ve bu değişikliklere bağlı olarak yaşanan siyasal etkileşimlerin ne kadar derin olduğunu bir kez daha göstermiş oldu. Atay’ın açıklamaları, sadece bir üniversitedeki rektör değişikliği değil, aynı zamanda bölgedeki siyasi dinamiklerin de ne denli etkili olduğuna dair önemli bir örnek teşkil ediyor. Üniversitelerin yönetiminde yaşanan bu tür değişiklikler, akademik dünyayı ve yerel toplulukları nasıl etkilediği konusunda dikkat çekici bir tartışma başlattı.