Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından 2018 yılında yurtdışına kaçan ve “Camgöz Grubu” olarak bilinen İzmir merkezli organize suç örgütünün elebaşı olan “Deniz” kod adlı Binali Camgöz, Karadağ’dan Türkiye’ye getirilerek emniyet güçlerine teslim edildi. Bu operasyon, aktif olarak faaliyet gösteren suç örgütüne büyük bir darbe vurdu. Binali Camgöz’ün yönettiği örgüt, pek çok ciddi suça karışmıştı. Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma, Kasten Öldürme, Tasarlayarak Öldürme, Kasten Yaralama, Nitelikli Yağma, Hakaret, Tehdit gibi 41 ayrı suç kaydı bulunan Camgöz, Gürcistan, Belarus ve Karadağ’a kaçarak Türkiye’den kaçtı.
Interpol ve Europol Daire Başkanlığı’nın çalışmaları sonucu sahte kimlikle yakalanan Binali Camgöz’ün örgütü yurtdışından yönetmeye devam ettiği belirlendi. 4 ve 6 Haziran 2022 tarihlerinde İzmir’de gerçekleşen iki cinayet olayını da azmettirdiği ortaya çıktı. Ayrıca, Camgöz’ün adı 8 Eylül 2022’de İstanbul Şişli’de suikasta uğrayan Sırp çete lideri Jovan Vukotıc dosyasında da geçmekteydi.
Binali Camgöz, suç makinesi gibi çalışan bir örgüt kurmuş ve pek çok ağır suçtan aranıyordu. Karadağ’da sahte kimlikle yakalandıktan sonra Türkiye’ye getirilerek adalet önüne çıkarıldı. Emniyet güçlerine teslim edilmesiyle örgütüne büyük bir darbe vuruldu. Camgöz, Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma, Kasten Öldürme, Tasarlayarak Öldürme gibi 41 ayrı suçtan aranıyor ve ulusal düzeyde 25 farklı suç kaydı bulunuyordu. Hakkında çok ciddi suçlamalar olan Camgöz, Türkiye’den kaçarak örgütünü yurtdışından yönetmeye devam etmişti. Ancak Interpol ve Europol’un ortak çalışması sonucu yakalanması sağlandı.
Binali Camgöz’ün organize ettiği cinayetler ve suçlar, suç örgütünün tehlikeli ve acımasız bir şekilde faaliyet gösterdiğini gösterdi. Türkiye’nin güvenliği açısından büyük bir tehdit oluşturan Camgöz ve örgütü, devletin güvenlik güçlerince takibe alındı ve sonunda adalet önünde hesap vermeye zorlandı. Milli İstihbarat Teşkilatı’nın operasyonuyla yakalanan Camgöz, Türk yargısının karşısında hesap vermekten kurtulamayacak ve suçlarından ceza alacaktır. Bu başarılı operasyon, Türkiye’nin hukukun üstünlüğünü ve suçluların adaletle karşılaşacağını bir kez daha göstermiştir.