Diyarbakır’ın Tavşantepe köyünde, 8 yaşındaki Narin Güran, Kur’an kursu çıkışında kayboldu. Kızının kaybolmasının üzerinden 19 gün geçtikten sonra, Narin’in cesedi köye 3 kilometre mesafedeki Eğertutmaz Deresi’nde bir çuval içinde gömülü halde bulundu. Bu olay, hem yerel halkı hem de kamuoyunu derinden etkiledi.
Olayın ardından, Narin Güran’ın amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran, ağabeyi Enes Güran ve cesedi taşıyan Nevzat Bahtiyar, ilk kez hakim karşısına çıktılar. Geçtiğimiz gün yapılan duruşmadan sonra sanıkların tutukluluk halinin devamına ve bir sonraki duruşmanın 26 Aralık 2023’e ertelenmesine karar verildi. Narin Güran cinayetinin duruşması oldukça dikkat çekti ve birçok soru işaretini beraberinde getirdi.
Baba Arif Güran, duruşmanın hemen ardından CNN Türk’e açıklamalarda bulundu. Özellikle şikayet nedeninin geç yapılmasına dair sorular yönelten baba, “Ben müsaade etmedim. Dedim ne yapıyorsa, Narin için yapıyorlar. Jandarma bizim için gece gündüz burada, gerçekten büyük bir mücadele verdi.” sözleriyle, devletin yetkililerine olan güvenini sergiledi. Ancak, Narin’in bulunamaması sürecindeki yaşanan sıkıntıları da anlatmaktan geri durmadı.
Baba Güran, cinayetle alakalı gelişmelerin ardından ne kadar zor ve karmaşık bir durumla karşı karşıya olduklarını dile getirdi. “İşkence yapıldığını nasıl net bir şekilde anlatabiliyorsunuz?” sorusuna yanıt olarak, “Rapor yok. Bunun kamerası yine devletin kamerası” şeklinde bir açıklamayla durumu özetledi. Gözaltında kaldığını ve hastaneye gittiğini söyleyen Güran, kendisine herhangi bir şekilde işkence yapıldığını ifade etmedi. Ancak, diğer sanıkların durumuyla ilgili dikkat çekici noktalar olduğunu belirtti.
Sözlerine devam ederken, kızının kaybolmasından önce hissiyatlarının değiştiğini ve çevresindeki insanlara yönelik güvensizlik hissetmeye başladığını vurguladı. “Zaten bu çelişkiler, bu çelişkili konuşmalar, bu tür şeyler de bundan dolayı çıktı” diyerek, olayın karmaşık yapısını gözler önüne serdi. Özellikle, Narin’in kaybolmasından sonra Nevzat Bahtiyar’ın davranışlarının kendisinde şüphe uyandırdığını açıkladı. Neden böyle bir cesaretle yanına geldiğini sormaktan kendini alamadığını ifade eden baba, adli sürecin devam ettiğini ve bu durumu fazla yorumlamak istemediğini belirtti.
Bu cinayet davası ile alakalı yanıt bekleyen birçok soru olduğu ifade edildi. Bu sorular arasında, ailenin mahkemede neden ifade değiştirdiği, neden “işkence yaptılar” dedikleri, ailenin herkesin bildiği sırın ne olduğu gibi meseleler yer aldı. Ayrıca, cinayet mahallinin net olarak belirlenmesi, Narin’in cesedinin dereye atılmadan önce gömülüp gömülmediği, katil ya da katillerin kim olduğu ve cinayetin neden iki aydır çözülemediği gibi sorular da gündeme getirildi.
Narin davasında, ailelerin avukatlarıyla birlikte nasıl bir savunma yürütecekleri merak konusu oldu. Anne Yüksel Güran’ın 9 avukatı, ağabey Enes Güran’ın 8 avukatı, amca Salim Güran’ın 1 avukatı ve amcanın arkadaşı Nevzat Bahtiyar’ın da 1 avukatı bulunuyor. Bu durum, sürecin ne kadar karmaşık ve zorlu geçeceğinin habercisi olarak değerlendiren pek çok insan tarafından karmaşık bir dava yapısı olarak algılanıyor.