Diyarbakır’ın Bağlar İlçesindeki Tavşantepe Köyü’nde, 21 Ağustos tarihinde bir kuran kursundan çıktıktan sonra eve dönüş yolunda kaybolan küçük çocuk Narin Güran’ın cesedi, 8 Eylül’de köyün yakınlarından geçen bir derede bulunmuştur. Narin Güran cinayetiyle ilgili yeni görüntüler ve ifadeler ortaya çıkmış olup, cinayet soruşturması derinleşmiştir. İtirafçı olan Nevzat Bahtiyar, tutuklandıktan sonra cezaevinden serbest bırakıldığında verdiği ek ifadesinde, ‘Salim beni Narin’in evine çağırdı’ demiştir.
Bahtiyar, evdeki tüm kapıların kapalı olduğunu, sadece bir odanın kapısının açık olduğunu belirtmiştir. İçeri girdiğinde Narin’in cesedinin yerde halının üzerinde olduğunu ve ağzından köpük şeklinde bir sıvı geldiğini ifade etmiştir. Salim’in Narin’i öldürdüğünü söyleyerek cesedi sarması için bir battaniye verdiğini, daha sonra cesedi evden alıp çıktığını ve çuvala koyduktan sonra derede gizlediğini söylemiştir. Bu ifade üzerine, Narin’in evine giden Jandarma Suç Araştırma Timleri (JASAT) ve Olay Yeri İnceleme ekipleri, evdeki halı, kilim ve paspaslar üzerinde yüksek teknoloji kullanarak biyolojik bulgu ve DNA çalışmaları gerçekleştirmiştir.
TÜKÜRÜK, SALYA, KUSMUK ÖRNEĞİ ARANDI
Özgür basına ulaşan bu fotoğraflara göre, Narin’in evindeki tüm halı, kilim ve paspaslarla ilgili özel ışıklandırma sistemi kullanılarak tükürük, salya, kusmuk, ağız içi sıvısı, kan, kıl ve tırnak örnekleri arandı. Bu bulguların ya Narin’e ya da başka şahıslara ait olabileceği değerlendiriliyordu. Ekiplerin İtiş’tirak ile sekiz saat süren bir çalışmayla elde ettiği sonuçlara göre evde herhangi bir somut delil elde edilemediği bildirildi.
JANDARMAYI YANLIŞ YÖNLENDİRİP TÜM HALILARI YIKADILAR
Bunun yanında, jandarmanın arama çalışmalarına geç müdahale ettiğine dikkat çekildi. İlk 10 gün boyunca, Narin’in kaybolma olayı, bir cinayet ya da kaçırma şüphesiyle değil, kaybolmuş olma ihtimali üzerinden yürütüldü. Aile bireylerinin de jandarmayı yanlış yönlendirmesi nedeniyle zaman kazanarak, evdeki halı, koltuk, kanepe örtüleri, nevresim takımları, battaniye gibi tekstil ürünlerini yıkadıkları ve bu şekilde delilleri gizledikleri öğrenildi.
Görevli ekipler, delil niteliğinde önemli bir bulguya erişemeden eldiven kullanarak halılar üzerindeki lekeleri titizlikle topladı ve bunları Van Jandarma Kriminal Laboratuvarına gönderdi; ancak sonuç yine olumsuzdu.
NE OLDUYSA BU DEMİR KAPININ ARDINDA OLDU
Soruşturmada önemli tespitlerden biri, bilirkişi raporundaki daraltılmış HTS kayıtlarıydı. Bu kayıtlara göre, Narin’in evde öldürüldüğüne dair bulgular dikkat çekmekteydi. Aynı zamanda, küçük kızın evinin girişindeki demir kapının sürgün kilidi ile ilgili delil çalışmaları da yapıldı. Semtindeki beyaz demir kapının içeriden de kilitlenebilebilir olması, jandarma ekiplerinin parmak izi ve biyolojik bulgu aramaları gerçekleştirmesine olanak sağladı; ancak cinayetten sonra evdeki temizlik çalışmaları nedeniyle hiçbir somut delil elde edilemedi.
Narin Güran cinayeti, Diyarbakır ve çevresinde büyük yankı uyandırmış, soruşturma süreci dikkatle izlenmeye devam etm