Amerika Birleşik Devletleri’nin New York kentindeki Union Square Park’ta, 2023 yılında dikkat çeken bir protesto gerçekleştirildi. Türk Amerikan Toplumu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na özgürlük çağrısında bulunmak üzere bir araya geldi. Bu etkinlik, hem toplumsal hem de siyasi bir duruş sergileyerek, katılımcıların Türkiye’deki demokratik haklar ve adalet konularında duyarlılığını ortaya koydu.
Özlem Özgüt Yörekli – abdpost.com / ABD (İGFA) – İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutukluluğuna karşı yapılan bu eylem, New York’un Union Square Parkı’nda gerçekleşti. Protestoya katılan Türk toplumu bireyleri, Türkiye’deki siyasi gelişmelere duydukları endişeleri dile getirerek, adalet ve özgürlük taleplerini ilettiler.
Eylem, soğuk ve yağmurlu havaya rağmen bir araya gelen kalabalık bir topluluğun katılımıyla gerçekleştirildi. Katılımcılar, siyasi tutuklamalar ve özgürlük kısıtlamaları gibi konulara dikkat çekerek, demokratik taleplerini duyurdular. Bu protesto, Türk Amerikan toplumu için önemli bir dayanışma etkinliğine dönüştü. Yapılan konuşmalarda, Türkiye’de devam eden adalet mücadelesine destek olmanın önemi vurgulandı.
Protestonun en dikkat çekici unsurlarından biri pankartlardı. Katılımcılar, “Pikachu sadece hak, hukuk ve adalet istiyor” gibi ifadeler içeren pankartlarla seslerini duyurmaya çalıştılar. Ayrıca “Yeni gelmedik, geri geldik” yazılı pankartlar da dikkat çekti, bu ifadeler katılımcıların Türkiye’deki durumu unutmamak ve mücadelelerinde kararlı olduklarının bir göstergesi olarak değerlendirildi.
Etkinliğin organizatörleri, bu protestonun sadece bir eylem olmadığını, aynı zamanda Türkiye’deki adalet mücadelesine bir destek hareketi olduğunu belirtti. Neslihan Önder’in okuduğu bildiride, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının halk iradesine ve demokrasiye bir saldırı olduğu ifade edilerek, siyasi tutuklamaların toplum ve anayasal düzen için oluşturduğu tehditler vurgulandı. Bu eylem, Amerika’da yaşayan Türk toplumunun Türkiye’deki demokratik süreçlere olan duyarlılığını bir kez daha gözler önüne serdi.
Proteste katılanların büyük bir kısmı, Türkiye’deki siyasi gelişmelerin Amerika’daki Türkler için de doğrudan bir etkisi olduğunu düşünüyor. Bu nedenle, İstanbul’daki belediye başkanının tutuklanması gibi olaylar, uzak bir coğrafyaya rağmen, diaspora topluluğunda geniş yankı buluyor. Protestoya katılanlar, hem bireysel hem de kolektif olarak Türkiye’de yaşanan mevcut durum karşısında sessiz kalamayacaklarını belirtiyorlar. Bu tür eylemler, Türk Amerikan toplumunun hem sosyal hem de siyasi alandaki aktif tutumunu gözetiyor.
Sonuç olarak, Union Square Park’ta yapılan bu protesto etkinliği, Türkiye’deki siyasi tutuklamalar ve özgürlük kısıtlamaları konularında uluslararası alanda ses getiren ve toplumsal dayanışmayı teşvik eden bir örnek olarak öne çıkıyor. Türk Amerikan toplumu, bulundukları coğrafyadan Türkiye’deki adalet arayışına yönelik desteklerini sürdüreceklerinin altını çiziyor. Bu tür etkinliklerin devam etmesi, hem bireysel hem de kolektif bir mücadele için önem taşıyor ve Türkiye’ye yönelik uluslararası baskıların artırılmasına katkı sağlayabilir.
