Eğitim-İş Sendikası, son dönemde yaşanan eğitim politikaları ile ilgili önemli bir açıklama yaptı. Sendika, norm fazlası statüsünde bulunan öğretmenlerin resen atamalarının durdurulduğunu duyurdu. Bu durum, özellikle öğretmenlerin mağduriyetlerini önlemek adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Yapılan açıklamada, Eğitim-İş’in Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nde gerekli değişiklikler yapılmadan, dayanaksız atamaların hukuksuz olduğu vurgulandı. Eğitim-İş, bu durumun iptal edileceğini belirtmeyi ihmal etmedi ve Milli Eğitim Bakanlığı’na çağrıda bulundu.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Nisan 2025 Norm Fazlası Öğretmen Atama takvimine açtığımız dava ve yaptığımız çağrı karşılık bulmuş, Milli Eğitim Bakanlığı norm fazlası resen atamaları durdurmuştur.” Bu gelişme, öğretmenler arasında bir nebze olsun rahatlama sağladı.
Eğitim-İş, Bakanlığın norm fazlası durumundaki öğretmenleri, hak kaybı ve mağduriyetler yaratacağı gerekçesiyle, tercihleri dışında resen atama durumuna tabi tutmaması gerektiğini vurguladı. Bu atamaların, öğretmenler için büyük sorunlar doğurabileceği ve adaletsizlik yaratabileceği düşünülüyor.
Şu an için re’sen atamaların durdurulmuş olması olumlu bir gelişme olarak karşılanırken, Eğitim-İş, Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nde yapılması gereken değişikliklerin önemine dikkat çekti. Sendika, bu düzenlemelerin yapılacağına dair umutlarını korurken, benzer takvimlerin ilerleyen zamanlarda işletileceğini öne sürdü.
Dolayısıyla, Eğitim-İş Sendikası, norm fazlası öğretmenlerinin haklarının korunması, mağduriyetlerinin önlenmesi ve eğitim sisteminin adil bir biçimde yürütülmesi adına mücadelelerinin devam edeceğini belirtti. Eğitim alanında yaşanan olumsuzlukların giderilmesi için bu tür sendikaların varlığı büyük önem taşıyor.
Sonuç olarak, Eğitim-İş Sendikası’nın yaptığı bu açıklama ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın norm fazlası öğretmenlerle ilgili aldığı bu durdurma kararı, öğretmenler ve eğitim camiası açısından umut verici bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Öğretmenlerin haklarının korunması, eğitim sisteminin sağlıklı işlemesi açısından büyük önem taşımakta ve bu tür adımlar, eğitim politikalarında olumlu bir değişim yaratmaya yardımcı olabilir.