ODTÜ’de Öğrenci Protestoları ve Polis Müdahalesi
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) öğrencileri, 2025 yılında Rektörlük önünde bir basın açıklaması düzenledikten sonra bir forum gerçekleştirdi. Bu forumda, öğrenci topluluğunun sorunları ve talepleri üzerinde duruldu. Forumun ardından, bazı katılımcılar belgesel gösterimi yaparak, toplumsal meseleler hakkında farkındalık yaratmayı amaçladılar.
Belgesel gösterimi sırasında, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal ve Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, öğrencilere destek amacıyla kampüse geldiler. Bu ziyaret, öğrenciler için önemli bir moral kaynağı oldu ve durumu kamuoyuna daha geniş bir şekilde duyurma fırsatı sundu.
Ancak milletvekillerinin kampüsten ayrılmasının hemen ardından, ODTÜ’de düzenlenen boykot etkinlikleri sırasında polis müdahalesi yaşandı. Bu müdahale, Fizik Bölümü binası önündeki çimlere kurulan çadırlardaki öğrencilere yönelik yapıldı. Çadırlar, öğrencilerin protesto amacıyla kurdukları bir alan olarak dikkat çekmişti.
Olayla ilgili sosyal medya üzerinden açıklama yapan CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol, ODTÜ’de yaşananları eleştirdi. Erkol, CHP milletvekilleriyle birlikte olay yerine geçerek durumu yerinde gözlemlediklerini belirtti. Açıkladığına göre, ODTÜ içinde gençlerin çadır kurmuş olması, bazı yöneticiler tarafından “tehdit” olarak değerlendirilmiş ve bu durumda polis müdahalesinin gerekliliği gündeme getirilmişti. Erkol, yaşanan gözaltı olaylarına da değinerek, “Çok sayıda öğrencinin gözaltına alındığı söyleniyor” ifadesini kullandı.
Bu tür öğrenci hareketleri, Türkiye’de uzun yıllardır süregelen bir gelenek olduğunu göstermektedir. ODTÜ, geçmişte de birçok kez aktivizm ve protestolarla gündeme gelmiştir. Öğrencilerin talepleri genellikle eğitim sistemine yönelik değişiklikler, üniversite özerkliği ve demokratik haklar üzerinde yoğunlaşmaktadır.
Polis müdahaleleri üzerine, ODTÜ öğrencileri ve destekçileri; sosyal medyada #ODTÜdeÖzgürlük hashtag’i ile tepkilerini dile getirmiş, birçok protesto ve destek mesajı paylaşılmıştır. Bu durum, öğrencilerin sadece akademik başarıları değil, aynı zamanda demokratik hakları ve ifade özgürlükleri konusundaki kararlılığını da gözler önüne sermektedir.
Sonuç olarak, ODTÜ’deki olaylar, Türkiye genelindeki üniversite hareketlerinin bir parçasını oluşturmakta ve gençlerin sosyal, politik ve ekonomik hakları için verdikleri mücadelenin önemini vurgulamaktadır. Öğrenciler, bu tür etkinlikler ve protestolarla, toplumsal adaletin sağlanması ve demokratik değerlerin korunması adına seslerini yükseltmeye devam edecek gibi görünmektedir.