“`html
Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalarda Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’in siyasi tarih bilgisi eksikliğini eleştirerek, siyasi yapının tarif edilmesi konusunda yetersiz kaldığını ifade etti.
Çelik, mesajında, “Sayın Özgür Özel’in kendi partisinin siyasi çizgisini demokrat olarak tanımlaması, yalan siyasetinin bile sınırlarını zorlayan bir açıklama.” yorumunu yaparak, CHP’yi çok partili hayata geçişten bu yana en iyi ifade eden terimin ‘Yassıada zihniyeti’ olduğunu vurguladı.
Özgür Özel’in, CHP’nin siyasi çizgisini “Meclis” ve “Anayasa” yanlısı olarak göstermesini ise açık bir siyasi çarpıtma olarak değerlendiren Çelik, bu konudaki görüşlerini şöyle dile getirdi: “Sayın Cumhurbaşkanımız, ülkemizde ‘Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir.’ ilkesi temelinde demokrasi mücadelesi verirken, demokrasi karşıtı tüm girişimlerin ‘siyasi karargahı’ CHP Genel Merkezi’ydi.” Bu açıklama, CHP’nin geçmişteki rolüne ve duruşuna eleştirel bir bakış sunuyor.
Çelik, Özel’in CHP Genel Merkezi’ni “iç vesayetçiliğin markası” olarak tanımlayarak, bu yapıyı daha da ileriye taşıyıp, dış vesayet arayışının da merkezine oturttuğunu belirtti. Ayrıca, Özgür Özel’in “yabancı devletlerin CHP’ye neden sahip çıkmadığı” konusundaki şikayetinin, Yassıada zihniyetine bir ‘dış vesayet davetiyesi’ eklediğini ifade etti.
Ömer Çelik, Özgür Özel’in “Safları netleştirelim” çağrısının yerinde olduğunu ancak mevcut durumun zaten net olduğunu belirtti. Bu bağlamda, “Cumhuriyet, demokrasi, anayasa ve Meclis bizim safımıza yazılır. Sayın Özgür Özel ise CHP’nin safına sokak barbarlığı, Yassıada zihniyeti ve dış vesayet arayışını yazmıştır.” şeklinde bir yorumda bulundu.
Bu açıklamalar, CHP’nin güncel durumu ve geçmişteki siyasi pratikleri üzerine yapılan değerlendirmelerin yanında, iki partinin birbirleriyle olan ilişkisinin de siyasi dil ve söylemler üzerinden ne denli şekillendiğini gözler önüne seriyor. Özellikle, siyasi tarih bilgisi ve siyasi tarif konusundaki çatışma, Türkiye’nin demokratik geçmişinde yaşanan zorlukları ve partilerin iç politikadaki mücadelelerini yansıtmakta.
Sonuç olarak, Ömer Çelik’in sosyal medya üzerinden yaptığı bu açıklamalar, AK Parti’nin CHP karşısındaki tutumunu ve siyasi söylemlerini pekiştirirken, muhalefet partisi CHP’nin kendi içindeki tartışmalara da işaret ediyor. Özel’in açıklamaları ve Çelik’in eleştirileri, Türk siyasetinin dinamiklerini şekillendiren tartışmaları alevlendirecek gibi görünüyor.
“`
