Ortak Türk alfabesi, Türkiye’de uygulanması durumunda mevcut 29 harfe ek olarak 5 yeni harf ile toplamda 34 harfli bir alfabe olarak karşımıza çıkacaktır. Bu yeni alfabenin kabulü, Türk dünyasında kültürel ve dil birliği sağlama amacı taşımaktadır. Yeni harflerin eklenmesi, Türk dillerinin zenginliğini ve çeşitliliğini temsil etmeyi hedeflemektedir.
Türk dünyasının ortak bir alfabeye sahip olma fikri, 1991 yılında atılan adımlarla gelişmeye başlamıştır. Bu süreç, yıllar içinde birçok toplantı, konferans ve görüşme ile desteklenmiş ve farklı Türk devletleri arasında iş birliğini güçlendirmeye yönelik çabalarla şekillenmiştir. Türk dilinin farklı lehçeleri ve dilleri arasındaki bağları kuvvetlendirmek için, ortak bir dil ve alfabe oluşturma düşüncesi, Türk halklarının kimliğini pekiştirme adına önemli bir adım olarak değerlendirilmiştir.
Ortak Türk alfabesi ne zaman kullanılacak?
Son olarak, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de kabul edilen Ortak Türk Alfabesi projesi, bu sürecin en önemli aşamalarından birini teşkil etmektedir. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ortak Türk Alfabesi’nin kabul edilmesinin sadece dil birliğini güçlendirmekle kalmayıp, aynı zamanda Türk halklarının ortak geleceği adına atılmış kararlı adımların bir simgesi olduğunu vurgulamıştır. Bu durumun, farklı Türk devletleri arasında mevcut olan bağları kuvvetlendireceğine inanılmaktadır.
Yeni alfabenin, mevcut 29 harfe ek olarak Q, X, W, Ň ve Ä harflerini içermesi beklenmektedir. Bu genişlemeyle birlikte, Türk dünyası arasındaki kültürel ve dilsel bağlantıların daha da derinleşmesi öngörülmektedir. Erdoğan, söz konusu adımların Türk dünyasının birleşmesine ve tarihi bir kucaklaşmayı sağlamak için zemin hazırlayacağını ifade etmiştir. Böylece, Türkçenin ve Türk lehçelerinin daha iyi anlaşılması ve ihtiyacı olan uyumun sağlanması hedeflenmektedir.
Ortak alfabeye geçiş süreciyle ilgili olarak henüz resmi bir tarih paylaşılmamış olsa da, bazı kaynaklar 2026 yılında bu alfabenin kullanılacağı iddialarını dile getirmiştir. Bu durum, Türk devletleri ve toplulukları arasında gelecekte kurulacak köklü ilişkilerin başlangıcını müjdelemektedir.
Sonuç olarak, Ortak Türk Alfabesi projesi, yalnızca bir yazı sistemi değişikliğinden ibaret olmayıp, birçok Türk devleti ve topluluğu arasında dil ve kültür birlikteliğini sağlama amaçlı önemli ve tarihi bir adım olarak öne çıkmaktadır. Türk dünyasının bu ortak projeye sahip çıkması, gelecekte daha güçlü bir dayanışma ve iletişim ortamının inşasına katkı sunacaktır. Bu noktada, Türk dünyası olarak dilsel ve kültürel zenginliklerimizi koruyarak, bunları daha ileri bir seviyeye taşımak adına önemli fırsatlar sunulmaktadır.