Son dönemde, hurda araç teşvikinden yararlanarak ÖTV muafiyetli otomobil sahibi olmak isteyen tüketicilerin sayısında ciddi bir artış gözlemleniyor. Bu kapsamda değerlendirilebilecek yerli üretim araçlar için bazı kriterler mevcut. Özellikle, bu araçların yerlilik oranının yüzde 40 ve üzerinde olması, teşvikten faydalanmak için önemli bir şart oluşturuyor.
TALEP HER GÜN ARTIYOR
ÖTV muafiyetli araçlar arasında en çok dikkat çeken modellerden biri, söz konusu teşvik programının en yüksek indirimini sunan Toyota C-HR. Bu durum, aracın pazarına olan talebi önemli ölçüde artırmış durumda. Ancak artan talep, aynı zamanda stok sıkıntılarını da gündeme taşıyor. Böylelikle birçok araç satıcısı ve bayisi, Toyota C-HR modelinin stoklarının tamamen tükendiğini ve yeni stokların ne zaman geleceğinin belirsiz olduğunu ifade ediyor.
Özellikle engelli bireyler için sağlanan ÖTV muafiyeti de benzer kriterleri içerirken, alıcıların pahalı modellere yönelmeleri, bu taleplerin daha da artmasına neden oluyor. Dolayısıyla bu durum, aracın sınırlı sayıda olması ve talebin yüksek olması gibi piyasa dinamiklerini beraberinde getiriyor.
12 MODEL BU KAPSAMDA
Söz konusu hurda araç teşvikine dair teklifin, yerli üretim araçların da kapsam dahilinde olması planlanıyor. Teklif yasalaştığında, toplamda 6 farklı markanın 12 modeli teşvikten yararlanabilecek. Bunlar arasında, Togg T10X, Toyota C-HR, Hyundai Bayon, Hyundai i20, Hyundai i10, Ford Tourneo Custom, Ford E-Transit, Ford Transit, Fiat Fiorino, Fiat Egea Cross, Fiat Egea ve Türkiye’de yeni üretilmeye başlanan VW Transporter yer alıyor.
STOKLAR BİTTİ
Toyota bayileri başta olmak üzere birçok yetkili satıcı, Toyota C-HR modelinin stoklarının tamamen tükendiğini ve yeni stokların ne zaman geleceği konusunda belirsizlik yaşandığını dile getiriyor. Bu durum, özellikle araç temin etmek isteyen tüketiciler için büyük bir sıkıntı yaratıyor. Bayilerde herhangi bir sıra sistemi uygulanmadığından, alıcıların araç bulabilmek için şanslarını denemeleri gerekiyor. Bu, araç bulma ihtimalini daha da zorlaştırıyor.
Bayilerin müşterilere düzenli olarak stok durumunu kontrol etmelerini tavsiye etmesi, durumun ciddiyetini göstermekte. Ancak stokların hızla tükenmesi ve araçların bulunabilirliğinin azalması, piyasanın genel işleyişini olumsuz etkiliyor.
KARABORSA ENDİŞESİ TETİKLENDİ
Mevcut stok sıkıntısı, piyasalarda iki yıl önce de benzeri yaşanan karaborsa endişelerini yeniden gündeme getirmiştir. Bazı bayilerdeki üst düzey yöneticilerin belirli hediyeler alarak stok ayrılması gibi iddialar, durumu daha da karmaşık hale getirdi. Bu tür durumlar, tüketicilerin güvenini azalttığı gibi, piyasa fiyatlarının yükselmesine de yol açabiliyor.
TÜKETİCELER NASIL YOL İZLEMELİ?
ÖTV muafiyeti ve hurda teşvikinden yararlanmak isteyen tüketicilerin, araç seçimlerinde ve bayilerle iletişim süreçlerinde hızlı hareket etmeleri büyük önem taşıyor. Tüketicilerin ayrıca, teşvikten yararlanma şartlarını titizlikle inceleyerek süreci iyi bir şekilde planlamaları gerekiyor. Bu noktada uzmanlar, hurda teşvikine olan talebin giderek artmasının, yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte stok krizinin daha da derinleşebileceği konusunda uyarıyor. Bu nedenle, alıcıların doğru stratejiler geliştirerek piyasada yer almaları, ilerleyen dönemde daha da önemli hale gelecektir.
Sonuç olarak, hur
