Kasım ayındaki kurultayda ‘ön seçim’, ‘parti içi demokrasi’ ve ‘ifade özgürlüğü’ gibi vaatlerle genel başkanlık seçilen Özgür Özel, sözlerinden tamamen farklı bir tavır sergilemeye devam ediyor. Nisan ayından bu yana yapılan geniş kapsamlı tasfiye operasyonuyla Kemal Kılıçdaroğlu destekçilerine karşı bir temizlik kampanyası başlatan genel merkez, son dönemlerde muhalif partililere karşı da rahatsızlığını gizlemiyor.
Özgür Özel’in kasım ayındaki ‘ön seçim’ vaadi, geçtiğimiz günlerde ortaya çıkan tüzük taslağı ile eleştirilere neden oldu. Taslakta yer alan 52. madde, milletvekili adaylarının belirlenme sürecini düzenlemektedir. Bu madde, genel merkeze, TBMM’deki toplam üye sayısının yüzde 15’ini (90 kişi) istediği yerden istediği şekilde aday gösterme yetkisi vermektedir. Ayrıca örgüt denetiminde yapılan ön seçim de yeni düzenlemeler arasında yer almaktadır. Parti içinde zaten genel merkezin kontrolünde olan örgütlerin, ön seçim sürecinde denetim mekanizması haline getirilmesi, Özgür Özel’e yönelik tepkilerin artmasına neden olmaktadır. Bu şekilde genel merkez, tüm milletvekili adaylarını keyfi bir şekilde belirleme şansına sahip olmaktadır ve bu durum, ‘ön seçim vaadinin yerine getirildiği’ iddiasını güçlendirmektedir.
Özgür Özel, taslağa ilişkin PM üyeleri ve milletvekilleriyle yapılacak toplantılarda görüşleri dinleyerek sert eleştirilere maruz kalmıştır. Ancak Özel, söz konusu değişiklikler konusunda ısrarcı bir tavır sergilemektedir. Özel-Kılıçdaroğlu görüşmesi sonrasında yaşanan gelişmeler kulisleri hareketlendirirken, ‘ön seçim’ konusundaki taleplerde bir restleşme yaşanmıştır.
Söz konusu değişiklikler ve taslak, partideki demokratik sürecin sorgulanmasına neden olmuş ve Özgür Özel’in genel başkanlığının gerçek anlamda parti içi demokrasiye ne kadar uygun olduğu tartışma konusu haline gelmiştir. Bu durum, CHP içerisindeki siyasi dinamikleri ve güç dengelerini değiştirebilecek nitelikte bir adım olarak yorumlanmaktadır. Özgür Özel’in aldığı tavır ve genel merkezin izlediği politikalar, parti tabanında ve kamuoyunda tartışmalara neden olmaya devam etmektedir. Tüm bu gelişmeler, CHP’nin iç dinamiklerinin yeniden şekillenmesine ve gelecekteki siyasi gündemini etkileyecek potansiyele sahiptir. Kısacası, Özgür Özel’in genel başkanlığı dönemindeki uygulamalar ve aldığı kararlar, partinin geleceği açısından kritik bir öneme sahiptir.
