Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Türkiye’nin iç güvenliğinin ve huzurunun sağlanması adına önemli bir döneme girdiğimizi belirtmektedir. Perinçek, bu bağlamda, “Terörsüz Türkiye’nin çok önemli bir dönemine girdik. Önümüzde bir kapı açıldı ve terörsüz Türkiye görüyoruz,” ifadelerini dile getirmiştir. Bu açıklamalar, Perinçek’in, Türkiye’nin terörle mücadelesinin başarıya ulaştığına dair hissettiği güveni yansıtmaktadır.
Perinçek, Türkiye Basın Federasyonu’nun düzenlediği Anadolu Sohbetleri programında, basın kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi. Burada etkin bir söylem sergileyen Perinçek, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Türk polisinin bu başarıda büyük bir rol oynadığını belirtmiştir. “Terörsüz Türkiye, TSK ve Türk polisi tarafından yapılıyor. Bu menzile onlar sayesinde ulaşıyoruz,” diyerek, güvenlik güçlerinin önemi üzerinde durmuştur. Ayrıca, Türk ordusunun fedakarlığı ve özverisinin bu süreçteki kritik rolüne dikkat çekmiştir.
Perinçek, Abdullah Öcalan’ın terörle mücadele konusundaki görüşlerine de atıfta bulunarak, “Abdullah Öcalan’ın da burada çağrısı önemlidir. Öcalan, ‘PKK’nın ömrü bitti’ diyor.” dedi. Bu bağlamda, Öcalan’ın silah bırakma çağrısının sadece bir teslimiyet olmadığını, aynı zamanda Türk devleti ve toplumu ile bütünleşme amacı taşıdığını vurgulamıştır. “Silah bırakılacak ama hangi amaçla? Türk devleti ve toplumla entegre olmak, bütünleşmek amacıyla,” diyerek Öcalan’ın ifadelerini, toplumun birliğine yönelik daha stratejik bir hedef olarak nitelendirmiştir.
Vatan Partisi Başkanı, Öcalan’ın çağrısının tam olarak anlaşılamadığını ve kamuoyunda daha çok silah bırakma ve PKK’nın feshi hazırlıkları üzerinde durulduğunu ifade etmiştir. Perinçek, Türk toplumunun, Türk milletinin değerleri ile bütünleşmesi sürecinde Öcalan’ın açıklamalarının önemli bir rol oynaması gerektiğini belirtmiştir. “Türk devleti bizim de devletimizdir, tek devlet. Ama toplumla bütünleşmede Türk milletinde bütünleşme oluyor tabii. Bu yaşadığımız toplum, Türk milleti toplumudur,” diyerek, birlik ve beraberliğin önemini belirtmiştir.
Perinçek, sokak gösterileri konusuna da değinmiştir. Bu bağlamda, DEM Parti ve CHP’nin sokak hareketleri ile ilgili tutumlarını eleştirerek, “Önce DEM Parti, CHP ziyareti yaptı. Bu sokak hareketini destekler gibi yaptı. Ama arkasından çekildi ve ‘Biz CHP’nin bu hareketinde yokuz’ dedi.” ifadelerini kullanmıştır. Aynı zamanda, sokak hareketlerinin Öcalan’ın barış ve demokrasi çağrısını zedeleyebileceği konusuna da parmak basmıştır. “Ben o talimatın doğrudan doğruya Abdullah Öcalan’dan geldiğinden eminim,” diyerek, bu konuda derin bir analiz ve yorumda bulunmuştur.
Sonuç olarak, Perinçek’in anayasa, Türk milleti ve devletinin birliği üzerine kurduğu stratejik perspektif, Türkiye’de terörizmin sona ermesi sürecindeki önemli işaretleri ve gelişmeleri içeriyor. Terörle mücadelede elde edilen başarıların altını çizen Perinçek, öne çıkan meselelerin yalnızca güvenlik önlemleri olmadığını, aynı zamanda toplumun sosyo-kültürel dinamikleriyle de doğrudan bağlantılı olduğunu vurgulamaktadır. Bu durum, Türkiye’nin gelecekteki politikaları ve iç güvenlik anlayışı açısından dikkatle değerlendirilmesi gereken bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır.
Perinçek’in son açıklamaları, Türkiye’nin terörsüz bir gelecek inşa etme çabalarının yanı sıra, toplum içerisinde nasıl bir bütünleşme sağlanacağına da işaret etmektedir. Bu bağlamda,
