Türkiye’nin terörle mücadele sürecinde en önemli aktörlerden biri olan PKK, beklenen kongresini düzenlemek üzere hazırlıklar yaparken, bu kongre ile birlikte örgütün silah bırakma kararı alması bekleniyor. MHP lideri Devlet Bahçeli’nin önerdiği 4 Mayıs tarihi ile AKP’nin önerdiği nisan sonu tarihleri arasında yapılan görüşmeler sonucunda, toplantının 5 Mayıs 2025 tarihinde Süleymaniye’de yapılacağı kesinleşti. Bilinmesi gereken önemli bir detay ise, Süleymaniye’nin PKK’nın geçmişte Türk askerine yönelik gerçekleştirilen eylemleri nedeniyle önemli bir konumda olmasıdır. Özellikle 4 Temmuz 2003’te Türk askerinin başına çuval geçirilmesi olayı, bu bölgenin sembolik bir anlam taşımasına neden olmuştur. Bu kongre öncesinde, 18 Nisan Cuma günü DEM Parti heyetinin Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile bir araya gelmesi planlanmıştır bu görüşmede, silah bırakan örgüt mensuplarının durumu hakkında fikir alışverişinde bulunulması bekleniyor.
PKK’nın kongre tarihi ve yeri ise, teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı çağrının ardından, tartışma konusu haline gelmişti. PKK’nın, Kuzey Irak’ta yer alan ve İran-Irak geçişine yakın bir konumda bulunan Süleymaniye şehrinde toplantı yapma kararı aldığı duyuruldu. MHP liderinin önerdiği tarihten bir gün sonra, yani 5 Mayıs’ta bu toplantının gerçekleştirileceği bilgisi verildi. Bu önemli toplantıya, DEM Parti’nin, Abdullah Öcalan’ın video görüntüsü ile katılımını sağlamayı hedeflediği belirtiliyor. Öcalan’ın daha önce İmralı Adası’nda kaydedilmiş bir video kaydı bulunmakta ve önümüzdeki günlerde İmralı’ya gidecek olan DEM Parti heyetinin yeni bir kayıt alarak bu kongreye götürebileceği de ifade ediliyor. Bu durum, PKK içindeki dinamiklerin ve kararların nasıl şekillendiği konusunda da bir ipucu sunuyor.
PKK’nın kongresinde alınacak kararların ardından, örgüt üyelerinin yasal durumları hakkında atılması gereken adımlar ise hala belirsizliğini korumaktadır. Bu noktada, İmralı heyeti Cuma günü saat 14:00’te Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’u ziyaret etmeyi planlıyor. Yapılacak olan bu görüşmenin, detaylarının yanı sıra, yapılması gereken yasal düzenlemeler hakkında da önemli bilgilere ev sahipliği yapması bekleniyor. Bu durum, PKK’nın silah bırakma ve fesih kararının ardından örgüt üyelerinin toplumda nasıl bir konum alacağı ve devletle olan ilişkilerinin nasıl şekilleneceği açısından kritik bir öneme sahiptir.
Sonuç olarak, PKK’nın kararlaştırılan kongresinin, Türkiye’nin iç güvenlik politikalarında önemli bir dönüm noktası olması muhtemeldir. Bu toplantının, devlet ile PKK arasında bir müzakere sürecinin başlangıcını simgeleyip simgelemeyeceği ise, gelişmeler sonucunda daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır. Türkiye’nin güvenlik stratejileri ve bu süreçte atılacak adımlar, hem ulusal hem de uluslararası düzlemde dikkatle izlenecek ve değerlendirmelere tabi tutulacaktır.