Başakşehir’de 29 Kasım 2023 tarihinde, Y.A. isimli bir vatandaş, telefonla kendisini polis olarak tanıtan dolandırıcılar tarafından kandırıldığını anlayarak emniyeti aradı ve yardım istedi. Y.A., emniyet müdürlüğünde yaptığı ifadesinde, telefon görüşmesi sırasında dolandırıcıların kendisine evde bulunan altınların sahte olduğu yönünde şüpheleri bulunduğunu, altınları kontrol etmek üzere kendisine geri vereceklerini söylediklerini aktardı. Y.A., dolandırıcılara inandığını belirterek evinde bulunan yaklaşık 2,5 milyon lira değerindeki ziynet eşyasını bir çantaya koyarak kapısına kadar gelen ve kendisini polis olarak tanıtan kişiye teslim ettiğini ifade etti.
Olaydan sonra Başakşehir Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı Dolandırıcılık Büro Amirliği, dolandırıcılık olayına yönelik derhal bir soruşturma başlattı. Şüphelilerin yakalanması için teknik ve fiziki takip yöntemleri kullanılmaya başlandı. Yapılan araştırmalar sonucunda, dolandırıcıların olay anında bazı güvenlik kameraları tarafından görüntülendiği tespit edildi. Güvenlik kamera görüntüleri analiz edilerek şüphelilerin kimlikleri belirlendi ve izlerinin sürülmesi sağlandı.
Polis ekipleri, şüphelilerden M.C.’yi Beylikdüzü’nde, diğer şüpheliler Y.E.A. ve Y.K.’yı ise Ankara’ya gitmelerinin ardından dönüş yolunda yakalayarak gözaltına aldı. Yapılan araç aramasında, dolandırıcılık ile elde edildiği tespit edilen yaklaşık 1 milyon 200 bin lira değerinde ziynet eşyası ele geçirildi. Bu değerli eşyaların, daha önce Ankara’da bir başka kişiyi benzer yöntemle dolandırarak çalındığı ortaya çıktı. Bu gelişme, dolandırıcılık girişimlerinin daha örgütlü bir yapıyla gerçekleştirildiği izlenimini güçlendirdi.
Şüphelilerin emniyet müdürlüğündeki işlemleri tamamlandıktan sonra, “Nitelikli Dolandırıcılık” suçlamasıyla adliyeye sevk edildi. Yargılanma süreci boyunca, şüphelilerin dolandırıcılık faaliyetlerinin ayrıntıları ve yöntemleri de gündeme gelecektir. Özellikle evde bulunan değerli eşyaları kontrol etmek üzere gelmek gibi bir taktiğin, insanları nasıl yanıltabildiği konusundaki farkındalık arttırılacaktır. İstanbul gibi büyük şehirlerde, benzer dolandırıcılık yöntemlerinin önlenebilmesi için vatandaşların dikkatli olmaları ve bu tür durumlarla karşılaştıklarında hemen yetkililere başvurmaları gerektiği vurgulanmaktadır.
Sonuç olarak, dolandırıcıların artan faaliyetleri ve kullandıkları yöntemler göz önünde bulundurularak, polisin mücadelesi büyük bir önem taşımaktadır. Sadece bireylerin değil, aynı zamanda devletin de bu tür dolandırıcılıkların önlenmesi için gereken çalışmalar ve yasaların güçlendirilmesi üzerine yoğunlaşması gerekmektedir. Bu olay, toplumda dolandırılma korkusuyla yaşamamak ve güvenliğin sağlanması adına daha dikkatli olunması gerektiğini bir kez daha hatırlatmaktadır.
