Olay, 8 Nisan 2023 tarihinde, öğle saatlerinde Adana’nın Yüreğir ilçesine bağlı Yalnızca Mahallesi’nde yaşandı. Kendini polis olarak tanıtan bir dolandırıcı, 35 yaşındaki Emel Halaf’a bir telefon açarak, “Kocan elimizde, terörden suçlanıyor. Altınları bana getir, onu mahkemeye götüreceğiz. Mahkeme kararı sonrası altınları alıyoruz, kocanı teslim ediyoruz. Eğer altınları vermezsen kocanı sınır dışı ederiz” şeklinde tehditte bulundu. Genç kadın, bu durumda panikleyerek eşi Casim’e ulaşmaya çalıştı; ancak dolandırıcılar, aynı zamanda eşini de aradıkları için ona ulaşmakta zorlandı.
Bunun üzerine, Emel Halaf evdeki tüm altınları ve paraları, Yüreğir ilçesi’nde otomobille gelen dolandırıcılara teslim etti. Bir süre sonra eşi Casim Halaf ile iletişime geçmeyi başaran Emel, dolandırıldığını anladı. Bu gelişmenin ardından karı-koca, durumu jandarmaya bildirerek şikayette bulundu.
Adana İl Jandarma Komutanlığına bağlı ekipler, yaşanan dolandırıcılık olayının ardından hızlı bir araştırma başlattı. Şüphelilerin adres tespiti yapılarak, Mersin’in Tarsus ilçesinde bir operasyona girişildi. Operasyonda H.A. ve M.R.A. isimli iki şüpheli gözaltına alındı. Gözaltına alınan şüphelilerin evinde gerçekleştirilen aramada, toplamda 20 adet tam altın, 3 adet yarım altın, 11 adet çeyrek altın, 2 çift küpe, 2 yüzük, ayrıca 2 bin 800 TL ve 4 bin 600 ABD doları ele geçirildi. Ele geçirilen altın ve paralar, Emel Halaf’a iade edildi; şüpheliler ise sorgulanmaya devam ediyor.
Bu olayın ardından yaşadıklarını paylaşan Emel Halaf, “Beni aradılar, ‘Kocan elimizde’ diyerek korkuttular. Ben de buna inandım ve evdeki bütün altınları, paraları verdim. Onlar benim 8 yıllık emeğimdi. Hamileyken, çocuklarım küçükken bile tarlaya gittim hep para biriktirdim. Suriye’deki savaş bitti, ve oraya gidip kendimize bir ev yaptıracaktık. Burada çadırda kalıyoruz. Altınları onun için biriktirmiştim. Allah jandarmadan razı olsun, altınlarıma kavuştum. Artık üstümde taşıyorum, kimseye vermem” şeklinde konuştu.
Casim Halaf da yaşadıklarını aktararak, tarlada çalışırken tanımadığı bir numaranın kendisini aradığını, dolandırıcı ile iki saat boyunca telefonda meşgul kaldığını belirtti. Bu süreçte eşinin dolandırıldığından haberi olmadığını ekleyerek, olayın karmaşık bir hal aldığını ifade etti. Kanıtların toplanması ve şüphelilerin sorgusunun belirlemesi için süreç devam etmektedir.
Dolandırıcılık olayları, son dönemde artış gösterirken, özellikle sosyal mühendislik yöntemleriyle gerçekleştirilen bu tür dolandırıcılıklara karşı daha dikkatli olunması gerektiği vurgulanıyor. İnsanların, telefonla veya internetten gelen şüpheli aramalara karşı daha temkinli olmaları, dolandırıcılık mağduru olmaktan kaçınmaları açısından son derece önemli. Yetkililer, dolandırıcıların taktikleri hakkında halkı bilgilendirmeye devam ederken, aynı zamanda bu tür olayların önlenmesi için gerekli eğitimi ve duyuruları yapmaya çalışıyorlar.
