Ramazan Bayramı, Türkiye’de yaşayan vatandaşlar arasında sevinçle karşılanan önemli bir dini bayramdır. Genellikle aile fertleri bir araya gelir, bayramlaşır ve birlikte özel yemekler yerler. Ancak son yıllarda enflasyonun yükselmesiyle birlikte, bu kutlamaların maliyeti de artmıştır. Bu durum en çok çocukları etkilemektedir çünkü çocuklar genellikle bayramda akraba ziyaretlerinde çikolata, lokum, şekerleme gibi tatlıları hediye olarak alırlar.
Özellikle çikolata, lokum, şekerleme gibi ürünlerin fiyatlarındaki artış, vatandaşların alım gücünü zorlamaktadır. Bunun sonucunda da bu tür ürünlerin satışları düşmekte, vatandaşlar ise daha ucuz alternatiflere yönelmektedir. Ramazan Bayramı’nın gelmesiyle birlikte bu durum daha da belirgin hale gelmektedir çünkü bayramda bu tür ürünlerin tüketimi artmaktadır. Ancak yüksek fiyatlar nedeniyle vatandaşlar, bayram sevincini yaşarken ekonomik sıkıntılarla da karşı karşıya kalmaktadır.
Özellikle pandemi sürecinde ekonomik olarak zor günler geçiren vatandaşlar, enflasyonun da etkisiyle Ramazan Bayramı’nı tam anlamıyla kutlayamamaktadır. Yüksek enflasyon sebebiyle alım gücünün azalmasıyla birlikte vatandaşlar, bayram alışverişlerinde kısıtlamalar yapmak zorunda kalmaktadır. Bu durum da bayram coşkusunu olumsuz etkilemektedir çünkü bayram alışverişleri, sevdikleri için hediyeler almak isteyen vatandaşları zor durumda bırakmaktadır.
Türkiye’de yaşanan enflasyon problemi, vatandaşların günlük hayatını olumsuz etkilemekte ve özellikle özel günlerde bu durum daha da belirgin hale gelmektedir. Ramazan Bayramı gibi özel bir dini bayramın enflasyon altında ezilen vatandaşların moralini bozması, ülke ekonomisi açısından da endişe vericidir. Bu durumun çözümü için ekonomik politikaların gözden geçirilmesi ve vatandaşların alım gücünü artıracak adımlar atılması gerekmektedir. Aksi takdirde, vatandaşlar daha fazla ekonomik sıkıntıyla karşı karşıya kalacak ve bayram gibi özel günlerde de mutsuzluk yaşamaya devam edeceklerdir.